yeni taşınılan ev temizlenme aşamasındadır. ertesi gün eşyalar taşınacaktır. ev o kadar da pis bırakılmamıştır aslında, bizden önce kalan öğrencilerin pisliği normal sularda gezinmektedir.
en son banyo temizliğine girilir. küvet, lavabo güzelce anne tarafından temizlenir, sonra tkkyb çağırılır.
"oğlum gel bak burada baca deliğine benzer birşey var benim boyum yetmiyor, onun içindekileri boşalt," der.
yazar kişisi bir sandalye alıp üzerine çıkar ve o cama benzer şeyi açar. manzara korkunçtur.
eve misafir olarak gelen kızların attığı pedler, prezervatifler, bir adet bayan iç çamaşırı, bir adet erkek boxer'ı bir adet atkı evet, bir adet atkı. yalnız o kullanılmış pedlerin kokusu hiçbir şeye benzemiyormuş, bu olaydan onu öğrendim.
aylar önce alınıp buzdolabına konmuş domatesin geçirdiği evrim sonucu tüylenmesi sonucunda arkadaşınızın onu şeftali zannetmesi ve akabinde gelişen olaylar:
-aaa mare nostrum,ne zaman şeftali aldın? hem daha şeftali mevsimi gelmedi ki,hayret!
-dur bi bakim,harbi la ne zaman aldık ki? (şeftali görünümlü canavara doğru yaklaşılır.) eneemm,kız kaç kaç!bu ne koku yarebbi,güzelim domates akıbetinin böyle olacağını bilseydi,dalından kopar gururuyla çürümeyi yeğlerdi.
balkon duvarının alçak olmasından dolayı balkonun sadece 24 dolu çöp poşeti alabilmesi. diğer sefere ev ararken kriterlere, yüksek balkon duvarı maddesininde eklenmesi.
aylardır yıkamadığınız bulaşığınızın içinde yeni bir canlı türünün gelişmesi, akabinde biyoloji bölümünde tez hazırlayan arkadaşınızın bu canlı türü sayesinde okulu bitirmesi, hadisesidir.*
(bkz: hayatta bunlar da oluyor)
tüm ev ahalisinin artık temizlik vaktinin geldiği konusunda hemfikir olduğu noktadır. 3-4 sap, "la bi temizlik mi yapsak" diyorsa artık zirvedir o evde pislik. akabinde çöl tilkisi, şafak operasyonu-2, öze dönüş gibi operasyonlar düzenlenir.
okul bittiğinde çöplerin ufak bir kısmıyla salondaki halının tamamını kaplamyacak şekilde toplamak ve ancak 4 kişi o halıyı arka bahçeye atmak. çöp evi boşalttıktan sonra da gelecek olan çöpçüleri beklemek. çöpçülerin gelmesi ve tüm mahalleye o yapay dağı kimlerin yaptığını fellik fellik sorması. terastan onları izlemek ama kapıyı açmamak. haliyle dayaktan kurtulmak.
halının üstündeki, garip şekilde parlak, kristalize bir ışık saçan kusmuk. "doğru söyle nolur ne içtin valla çok merak ediyorum" sorumun cevabına inanmadım, votka ve bira parlak kusmuk olarak çıkmazdı, ertesi gün de içtiklerini hatırlayamadığı için hala merak etmekteyim, acaba ne içmişti o kız...