oğlumla ara ara girdiğim diyaloglardır, baran 7 yaşında.
baran: baba bende erkeğim ama sakalım yok neden?
ben: oğlum daha zamanı var.
baran: ne kadar zamanı var, kaç yaşımda çıkacak.
ben: liseye gittiğinde biraz olur, benim yaşıma geldiğinde ancak bu kadar olur.
baran: yani benim de oğlum olunca mı bu kadar olur.
ben: evet oğlum.
baran: o zaman inşallah kızım olmaz !
kuyumcuya 9 yaşında ki kardeşin kulağı deldirilmeye götürülür
kuyumcu: gel bakalım fıstık bunu kulağına sür bakalım güzelce
kardeş kremi kıkırdağa sürmeye başlar
kuyumcu: oraya değil bebeğim delinecek yere
kardeş: e tamam ben burayı deldirmek istiyorum
kuyumcu ve karayip garsonu: hönkk!?..
benim aykut isminde 5 yaşında "r" leri söyleyemeyen bi yiğenim var. dün ablam yiğenimi bana bırakıp, alışverişe gitmişti. cin gibi kerata, r leri söyleyemiyor ama her haltı biliyor. baktım bu mutfakta kendi kendine oynuyor, ben de gidip bi film falan izliyim dedim. mısırımı aldım filmi açtım, film gayet sakin ilerlerken tartışan çift sevişmeye başladı. lan noluyor amk! demin bunlar tartışıyordu, şimdi masanın üzerinde hard seks yapıyorlar. dram romantik kisvesi altında, porno çeviriyor adamlar. bu sahneyi hiç beklemediğimden dolayı, monitöre mal gibi bakıyordum. birden "dayı" diyen yiğenimi görüp tırstım. panikten filmi kapatamadım direk bilgisayarın fişini çektim.
ben : yavrum ne yapıyorsun burda? hani sen mutfakta oynayacaktın!
aykut : sıkıydım işte, sesley geydi meyakettim
ben : sesler mi, şey o sesler şeydi
aykut : dayı, o amca ablanın üzeyinde napiyodu?
ben : sırtı tutulmuş ovuyordu, hem bu ne biçim soru?
aykut : peki ablaya niye bağıydı?
ben : abla o amcayı kızdırmış, o yüzden bağırıyordu
aykut : amca niye kızmış?
ben : abla uslu kız olmadığı için, amca ablaya kızmış (anlamasın diye götümden ter akıttım)
aykut : benim aykadaşım gizem de hiç uslu diyil
ben : yook kesin uslu kızdır, onlar zaten şakacıktan kavga ediyor
aykut : taam
ben : aykut gördüklerini anneye söylemek yok tamam mı?
aykut : baba da anneye hep kızıyo, sıytını ovuyo. ben kimseye söylemiyom
ben : ama şimdi bana söyledin (sinirden nerdeyse ağlayacaktım) tamam git içerde oyna!!!!
söyleyen kuzenimin 1. sınıfa giden oğlu.
sıla da sınıfındaki beğendiği kız. *
gözlerini devirip bakmıyor mu bi de çapkın velet yaa.
bu olaydan 2 hafta sonra geldi yanıma ifadesi üzgün surat;
-karakelam abla, ben seninle evlenmicem. (ki normalde bana abla demez flörtüm ya kendisi)
+aa neden? (yalancıktan yüzümü asıyorum).
-biz sıla yla evlenmeye karar verdik.
+oha....... ne diyeceğimi bilemedim çocuğa.
6 yaşındaki çocuk tarafından bile terkedildim lan. ***
1500 parçalı bitmiş ama çerçeveletilmemiş puzzle resmini yerle bir eden 5 yaşındaki velede ;
- naptın sen !
+ ne var, yaptım işte bi kere.. Küçücük bi kalbim var benim kırmaya değer mi? ( dudak büzük ağlamaklı bir hal takınılmış)
- * &&??,/(@"
Kardeşimle hergun evi topla ulan diye bagirirm her aksam evi zehir ediyormusum haberim yok annemde onla ayni seviyeye iniyosun manyakmisin be diye azarliiyor.
Amk her halttan anliyor kurnaz bi halt bilmiyormus taklidi yapiyor kendimi ruhlari gorup ispatlayamayan avni gibi hissediyorum amk.
kuzenimle aramda gecen konusmadir. pis ucube.
- canim benimle evlensene sen cok yakisiklisin hem.
+ hayiy ben selinle evlencem bikere.
- ama neden bende seni seviyorum bak?
+ natalie abla sen cok cirkinsin selin cok guzel.
- senin mk agzina s.ctigimin cocugu!
+ kızım derste tuvalete gidiyor musun sen?
- gidemiyorum baba.
+ niye ki? senin rahatsızlığın var. izin alıp gidebilirsin.
- biliyorum da öğretmen derste gitmeyin diyo. teneffüste yapın diyo. sanki düğmesi var da kapatınca çişim gelmiyomuş gibi.
- heeee... evet.
2 yaşında yapmış olduğu Türkçemize katkıları bitti (kısa kol yerine uzunsuz kol, koltukaltı yerine omuzaltı, köpekbalığı yerine denizköpeği, vb),
6 yaşında yaptığı matematik katkılarına da ara verdi (2152'nin iki bin yüz elli iki okunduğu mantığından giderek 1152'ye de bir bin yüz elli iki demişliği var evet)
veee artık sıra ingilizce'de üstelik ingilizce Matematikte;
son bombası
oneth
ben: merhaba
çocuk: sana da.
ben: ne o elindeki, meybuz mu yiyorsun sen?
çocuk: evet.
ben: sağlığına yazık. al şu paraları da bakkaldaki tüm calippo'ları magnum'ları, cornetto'ları nüfuzuna geçir.
çocuk: kuul adam!
ben: ta kendisi..
Misafir çocuğu gelmişti. Aslında öyle bir çocuk yok da uyduruyorum amk.
- annem dedi ki kyomozomcu ağbin sana oyun açacakmış.
+ ananı... haa ananı öyle demiş gel gel.
- ne oynuyoyuz ağbi?
+ delta anan... fors force.
- banane ben başka oyun istiyoyum.
+ siktir git burdan.
-ben gidiyorum beni özleyecek misin?
+nereye?
-başka şehire burada kalmayacağım artık. Özleyecek misin?
+telefonunu versene oyun oyniyim.
-yahu söylesene özleyecek misin beni?
+fazla değil.
-ulan bari yüzüme karşı yalan da olsa özleyeceğim deseydin!
+telefonunu versene...