muazzam bir tarihi olaydır. sadece bir savaştan, gururlu ve onurlu bir mücadeleden çok daha fazlasıdır.
bu topraklar üzerinde yaşanmış en yakın tarihli destandır. yokluk içindeki bir ordunun, tam teçhizatlı çokuluslu düşmana karşı verdiği muazzam mücadelenin adıdır.
ben tek siz hepinizin yaşanmış versiyonudur çanakkale. efsane olmakta haklıdır. tıpkı hakkında üretilen efsaneler gibi.
"türklere beyaz kıyafetli insanlar yardım ediyordu..."
bugün, ne kadar çaresiz durumda olsa bile umudunu kaybetmeyen bir Türk ordusunun savaşta gösterdiği mücadele ruhunu ve savaşın arka yüzünde nice hikayelerin olduğunu daha iyi anladığım bir savaştır.
bir savas kazandik diyip tarihe gomulen gercektir. keske o zamanki vatan millet ruhu simdi de olsa o dokulen her damla kan icin simdi icim ciz etmiyor degil.
Türkiye tarihinin emperyalistlere karşı bay kaldırılan en çetin ve kilit savaşıdır. Ayrıca bu savaşı Türkiye'nin kazanması, Rusya'da Ekim Devrimi olmasına büyük katkı sağlamıştır diye söylenir.
dünya tarihinin gördüğü en kanlı savaşlardan biridir. hep düşünmüşümdür acaba binlerce asker niçin öldü diye. o topraklara gidince insan daha bir duygulanıyor daha bir farklı bakıyor galiba olaylara. bir hiç uğruna ölen binlerce asker... hadi bizimkilerin mantıklı bir sebebi vardı ingiliz,fransızlarında öyle peki ama anzaklar? niçin geldiler, öldüler şimdi de her yer onların mezarlarıyla dolu ne için bir hiç için.
gallipoli belgeselini bu ülkede yaşayan herkesin baştan, sonuna kadar izlemesi lazım. o belgeselden sonra o askerlerin birbirleriyle olan ilişkisini görmek sonra da acaba bu kadar vahşileşmeye değer mi onu düşünmek lazım birbirimize karşı hem de ortada elle tutulur öyle aman aman bir neden yokken.
aslında çanakkaleyi gezmek için en uygun vakit ekim-kasım vakitleridir.18 marttan uzak bir tarihdir.ayrıca anzakların şafak ayinine uzaktır herkes işinde gücünde olduğundan oldukça sakin gözükür.o zaman savaş alanında gezinince insan gerçekten bir garip oluyor.ayrıca özel ve devlet müzeleri var oralarıda ziyaret etmenizi tavsiye edebilirim.hatta çanakkale savaşı stalingrad savaşı ile benzerlikler göstermektedir.sovyetlerin meşhur "her şey anavatan" için diyerek cephede geriye gidenleri idam ettiyse bir benzeride çanakkalede yaşanmıştır.
müzedeki bir belgede yüzbaşının teki conkbayrındaki bir mevkide siperleri terketmek için istiyor aşırı kayıplardan dolayı bunun üzerine alay komutanı eğer siperi terkederseniz hepinizi idam ettirmek zorunda kalacağım diyor ve ulağı ile yazılı emri gönderiyor.yıllar sonra bu emir mektubu bir kolleksiyoncuların eline geçiyor ve bu mektup halen daha müzede sergilenmektedir.
Ağzı enerjiye ve diger hammaddeye sulanan emperyalistlerin agzının payını alıp gittiği ve cihan harbinin seyrini değiştiren, Gazinin önderliğinde kazanılmış olan savaş.
böyle abideler çok az millete nasip olmuştur. rusların, fransızların vardır. sağa sola saldıran almanların bile yoktur ! iş savunmaya geldiğinde almanya ne olmuştur bütün dünya bilir.
neymiş çanakkalede savaşmaya ne gerek varmış, mustafa kemal kendi çıkarları için oradaymış, iki yüz elli bin kişi ölmemişte elli bin kişi ölmüş. son zamanlarda şühedalarımızı bakkal ağzı ile konuşulur oldu. yazıklar olsun.
1. dünya savaşı sırasında (en ağırı 18 mart 1915'te olmak üzere)gelibolu yarımadası'nda osmanlı imparatorluğu ile itilaf devletleri arasında yapılan deniz ve kara savaşlarıdır.
itilaf devletleri; osmanlı imparatorluğu'nun başkenti istanbul'u alarak istanbul ve çanakkale boğazlarının kontrolünü ele geçirmek, rusya'yla güvenli bir askeri ve ticari yol açarak bolşevik ihtilaline engel olmak, alman müttefiklerinden birini savaş dışı bırakarak ittifak devletlerini zayıflatmak amaçları ile ilk hedef olarak çanakkale boğazı'na girmişlerdir. ancak saldırıları başarısız olmuş ve geri çekilmek zorunda kalmışlardır. savaş sonucunda iki taraf da çok ağır kayıplar vermiştir.