çocukların en sevdiği durumdur. * bunlar tuvalette zıçarlarkene makine yürümeye başladı mı acayip eğlenirler. zaten onlarla konuşurlar normal zamanlarda da. bir de yürüdüklerini görünce paten kayaları gelir makinelerle. belki paten abartı ama yürüyen makinenin altına şöyle büyükçene bir kaykay koydun mu acayip coşkulu * oluyor len. çamaşır makinesi zaten banyonun göz bebeğidir. çoğu şeyi sineye çeker. üzerine onca diş macunu fırçası bilmem ne tarağı koyarsın. bir kere sesini çıkarmaz sana. yürüdü mü niye olay oluyor ki? * bence artık makineler de yürümeli. sen onun ayağına gitmemelisin, makine gelip kirli çamaşırları toplamalı. o derece saçmayım şu an...
normal yemek seanslarından birini gerçekleştirirken bütün apartmanın sallanma sebebidir.ardından siren sesi gibi ses ve "ayşe teyzeeeee" diye naralar atan bi hatun sesi.dışarı çıkıp noluyo diye bakıldığında yan komşu kızın banyosunda çamaşır makinasının kapağını sıyırıp yürüme alıştırması yaptığı görülür.çok korktuk lan!!
çamaşır makinesinin kendisini banyoya hapsetmesiyle sonuçlanabilecek eylem. büyük bir gürültüyle çamaşır makinesi banyoda gezinir. bu tarz hakeretlerine alıştığınız için kılınızı kıpırdatmazsınız, sonra yıkama işlemi bitince çamaşırları almak için gider; ancak banyoya giremezsiniz. çamaşır makinesi kendini rehin almıştır. kapıyı açmaya çalışmak ise tam bir komedi. başıma geldi de ordan biliyorum. bu olayı takip eden 1 ay içinde yenilenmesi farz olmuştur.
Çamaşır makinasının asıl amacı havalanmaktır. ilk başlarda uçagın kalkış ivmelenmesindeki sese benzer sesler çıkartır. Bir sonraki evre hareket evresidir. O kadar uçmak istiyordur ki üstüden duran her şey yıkılır. Kablosunun yettigi yere kadar gider. Bir sonraki evre uçma evresidir. Makina artık o kadar eskimiştir ki. Yaşanan sarsıntılardan ayagı yerden kesilir. Salona dogru hareket ederken kendi fişini çıkartır ve hadi bana eyvallah emeklilik geldi der.
çocukken çamaşır makinalarından tırsmaya yol açan durumdur.
ben küçükken, ufacıkken bir merdaneli çamaşır makinamız vardı. her çalıştırıldığında hareket etmeye başlar, oda oda beni kovalardı. kovalamazdı tabi de üç yaşındayken makinanın teknik sorunlarını anlayacak kapasitem yoktu. yok rezistansımız kireçlenmiş, yok bilmem ne... beni kovalıyordu işte. sırf o makinalar yüzünden transformers'ın gerçek olduğuna inandım ben. çamaşır makinamızı bir decepticon zannediyordum. sonraları öğrendim tabi makinaların aslında pek yararlı birer autobot olduğunu. ama ne yalan söyleyeyim hala bir çamaşır makinalarından bir de büyük kamyonlardan hafif tırsarım.
terminatör hikayesi böyle başlar aslında. skynet daha yazılmadan önce çamaşır makinaları vardı. merdanelileri mesela 100 metrede usain bolt'u yakalardı eskiden.
+ay bizimki emeklemeye başladı hatice hanım..
-e anca tabii. bizimki de o senelerde emeklemişti. şimdi de konuşuyor işte çat pat.
anne baba diyor işte.
+e hayırlısı o zaman.
öğrenci evlerinde sıklıkla karşılaşılan bir hadisedir.
subjektif: eski evimde vardı bir tane, geceden çamaşır attığımızda sabah uyandırmaya geleceğinden korkuyorduk. kablosu yetmiyodu çok şükür.
yürüyüp tükürmesi ayrı bir meseledir. içindeki bütün kötülüğü sulu deterjan olarak atar. bu olayı gören 7- 8 yaşında bir çocuksa "anne makina bana tükürdü" diyerek evin içinde koşuşturmaya başlar. 8 yıl önce benim yaptığım gibi...
anne:a baba:b çouk:ç
ç:anne bizim ki yine ayaklandı yetiş
a:suat elim bulaşıkta git de eşlik et makineye
b:suna maç izliyorum oğlum hadi ya duşakabine kadar yürüyor bekle zaten o durur.
ç:hep ben yapıyorum zaten offf.
yıllar önce yan komşumuzun arçelik makinasını anlatan durum. makinanın kapıdan çıktığını gözümle görmüşlüğüm var. nasıl bir isyan, nasıl bir boşvermişlik. çekti gitti makina.
özellikle aeg lavamat serisi modellerinde sıkça karşılaşılan durumdur. evdeki bu model makinayı durduramamıştık o da bizim durdurma çalışmalarımıza sinirlenerek kendini imha etmişti.
eski model çamaşır makinelerini anlatan cümle. çalışırken öyle tık tık tık diye yürürmüşmüş özellikle sıkma işlemi olduğunda. dengesizliğinden kaynaklanıyor sanırım.