beyaz melek kötüydü, sadece ucuz popülizm peşindeydi ancak yine de konusu bakımından dikkat çekiciydi.
güneşi gördüm fena değildi, eli yüzü düzgün bir filmdi en azından. senaryosu (konu bakımından) çok dağılmasa oldukça iyi olabilirdi.
new york'ta beş minare ise maalesef toplumumuzdaki hollywood hayranlığının kurbanı olan bir film. mahsun, üzerine koyarak gittiği bu yolda tercihini özgün türk sineması yerine taklitçi kulvardan yana koymuş görünüyor. bu tercih filmi görüntü yönetimi açısından cazip kılarken genel anlamda sinematografik açıdan değersizleştirmiş.
3 filmlik performansına bakarsak, bence mahsun gişe hedefini kolaylıkla gerçekleştirdi, medyatikliğini tavana vurdurdu, imajını yeniden konumlandırdı. kısacası kendi açısından başarılı oldu.