sen bomboş yatağı yastıklarla doldurup her gece ince belli bir yastığa sarılırken, onun ensesinde kimlerin nefesi, kimler istediği an öpebiliyor onu, belini saran kollar kimin kolları diye insanı düşündürecek uyarıdır. ya da bir kız için düşünürsek "göğsüne düşen saçlar kimin saçları, kimin başının altında şuan kolları, kim başının hemen yukarısında onun başı dururken verdiği nefesi kokluyordur ya da o uyuduğu kız verdiğin nefesin kokusuna doyamayacak kadar seviyormudur onu ben gibi? parfüm sıkmadığı tek yeri keşfetti mi acaba? ilişkileri o kadar uzun sürdü mü? kulağının hemen arkasından ılık ılık gelen ten kokusunun farkına varmamıştır inşallah. orası bana özel kalsın. lütfen! kalbindeki arızayı farkettimi acaba göğsünde yatarken o kız? bi garip atıyordu, hep söylüyordum ona da... göğsündeki saçlar demişken... kızın uykuya dalmasının sebebi saçlarında gezen elleri olabilir mi? beni uyuttuğu gibi onu da saçlarını okşayarak mı uyuttu yoksa?
bana özel hiç bir şey kalmayacak değil mi ne ruhunda ne vücudunda ne anılarında... bitti değil mi tamamen. şimdi benim de mi silmem gerek herşeyi hiç olmamış gibi? ben hala seni neden bu kadar sevdiğimi bulmaya çalışırken sen çoktan başka yerlerde sımsıcak uykulardasın değil mi? iyi uykular bitanem, tatlı rüyalar. kız dönerken üzerini açmasa bari..."
ya da boşverin, ne kız için, ne erkek için... düşünmemek en iyisi.
