fizyolojik olarak değişim yaşamasının yanı sıra -ki bunu çirkinleşmek yada güzelleşmek olarak adlandırmak göreceli, geçici, yüzeysel bir bakış açısını gerektirir- hamile oluşunun vermiş olduğu ve bakanın ondan cinsel anlamda aldığı hazın değişiklik göstermesiyle ilintili olan önermedir.
konu çok daha derindir. toplumun en önemli yargılarından biri ve diğerinin buluşmasındadır bu derinlik. birinci yargı anneliğin kutsallık olarak adledilmesi, ikinci yargı ise cinselliğin bir tabu haline gelerek kirletilmesidir. peki bunların ikisi bu başlık altında buluşarak nasıl buranın konusu olur? şöyleki;
toplumdaki evliliklerin büyük bir bölümünün cinselliği resmileştirmek üzerine sevgisizce ve kirlice gerçekleştirildiğini düşündüğümüzde bu birleşmelerin sonucunda kutsal olarak nitelendirilen insanı annelik vasfına ulaştıracak hamilelik döneminde yine bilinçaltında büyük bir kirliliği yansıtan cinselliğin "annelik" ile ters düşmesinin yarattığı itim gücüdür bakan gözlerde hamile kadını çirkin gösteren. o vajinadan bebek dünyaya gözlerini açacaktır, o göğüslerden bebek süt emecektir. bunun farkındalığı cinselliği kısmen dışlar. cinselliğin zihinlerdeki konumu kadın sadece hamileyken değil, hamilelik dönemi sonrasında da erkeğin ona bakış açısını değiştirir. kadının hamilelik döneminin belirli bir kısmında zorunlu olarak girilemeyen cinsel ilişki değildir erkeği dışarıya ve başka kadınlara sevk eden, o sadece bakıldığında görülmek istenen ufak bir ayrıntıdır. ulvi annelik kirli cinsellikle buluşamaz yada zoraki olarak buluşur. tam tersi hamile bayan tamamen arzunun ana merkezi halinede gelebilir fakat bunun oluşum koşulları sözünü ettiğimiz konunun derinliğinden daha derin bir incelemenin konusunu oluşturur.
cinselllik sevgiyle harmanlandığında en az kutsal olarak adledilen annelik kadar kutsaldır. çirkin olan bedenler değil sizin bu bedene çirkin anlamını yükleyen ve cinselliği derinlikten, sevgiden uzaklaştıran zihniyetinizdir.
