acı bir sorudur. yıllarca hoca ödevleri kontrol ederken ya tuvalete kaçmıştı yada hasta numarası yapmıştı. son bir isteği vardı bir kez olsun hoca ödevleri kontrol ederken gururla oturmak sırada. günlerden salıydı, hava 21 dereceydi ama parçalı bulutluydu, ileride romatizmadan şikayet edecek sınıf arkadaşları:' yağmur yağacak.' diyordu, ön sıradaki bir çocuk ise içten içe dertleniyordu, kar yağacak olsaydı söyleyecek sözü vardı:' tatil yağacak ahaha.' demeyi öyle çok istiyordu ki... neyse hoca sınıfa girdi, dördüncü ders saatiydi ders edebiyattı. çocuk heyecanla kalktı ayağa, altın madalya kazanmış gibi gururluydu:' hocam ödevleri kontrol etmeyecek misiniz?' diye sordu, sınıf şaşırdı, hoca şaşırdı, yüzünde arkadaşlarına yönelik ibne bir sırıtışla açtı yarısı matematik yarısı ingilizce ve bir yarısı da edebiyat olan defterini. hoca defteri inceledikten sonra:' cık cık cık.' dedi, meğer on ünite öncesinin hazırlık çalışmasını yapmış. yıkıldı ama çabuk toparlandı.