arşimet çıplak bir vaziyette ve büyük bir heyecan ile elinde tasla, ağaca yaslanmış suratında pis bir gülümsemeyle bekleyen ve elinde elma olan newtona doğru koşarak :
a*: lan olum buraya bak buraya! suyun kaldırma gücünü buldum!
n*: peki bu ne bu elimdeki?
a : vayy ibneee, yerçekimini mi buldun lan?
n : herhalde! sabah graham* aradı, o da bir şey bulmuş ama söylemedi.
a : aradı mı? nasıl aradı?
n : lan bi dakka!? hep bir ağızdan : vay ipneee, telefonu bulmuş!..