sabah pardon öğlen bir buçuk iki gibi kalkar, elini yüzünü yıkamadan, dişini fırçalamadan ilk uzandığı yer bilgisayarın power düğmesidir. birkaç yere "filiz sevişelimmi", "ayşe tanışalımmı" gibi soru ekleri bitişik cümleler yazar. ardından kankalara mesaj atıp forum vb bir alışveriş merkezine davet eder. sonra banyoya girer; saçlarını düzleştirir, düzleştirir, düzleştirir, düzleştirir, düzleş... aradan bi 2-3 saat geçer ve banyodan ayna karşısında çekilmiş yaklaşık 300 kadar fotoğrafla çıkar. derhal onları facebook'a atması gerekmektedir. yüklemeden sonra arkadaşlara mesajlar atılır "qhanxx fotholara yhorum £ql£r mishin?".
çok sevdiği o dar gömleği, beli düşük açık renk kotu ve eşek zki kadar kol saati bünyesindeki yerlerini alırlar. 90ların rock'n rollcularının vazgeçilmezi olan, converse kültürünü piç ederek aldığı beyaz converse'ini ayağına geçirir. artık sokağa çıkmaya hazırdır ve vakit akşamüstünü bulmuştur.
kankaların cepten attığı mesajlar doğrultusunda büyük bir alışveriş merkezine gidilir, ilk burger king'e girilir. ordaki tanıdık liseli kızlarla "kanks, canım, yavrum, bebeğim" gibi hitap şekilleriyle, içinde bolca "şu kızla tanıştır beni sana bi j&b hediye etçem" vb cümleler bulunan diyaloglar kurulur. muhabbetin ve yemeğin ardından "kanks starbaksa gidek mi lan" gibi bir soru ortaya atılır. bunu kabul eden grup üyeleri bir kahveye on lira vermek üzere yola çıkarlar.
saat bi 9'u 10'u bulduğunda bu birkaç sapımız gece kulübüne gitmek üzere yolar koyulurlar. dansları gelmiştir. giderler, kanka oldukları barmene selam verip içeri dalarlar. en yosma kızları bulup etrafına üşüşüp dans dedikleri tepinmeleri gerçekleştirirler. (aa bu süreç boyunca cep telefonundan da facebook'u takip etmeyi ihmal etmezler elbette. ve ayrıca 5 dakikada bir aynaya bakıp saçlarını düzeltmeyi.) gece 2 gibi annesi arayan apaçimiz "ya anne bi sus bi git ya tamam gelcem ben sen yat" deyip kapatır ve ardından arayan babasına o kadar sert konuşamaz. gene bi kız düşüremeden ev yoluna koyulan apaçimiz sanki birgün öyle bir yerden gerçek aşkı bulabilecekmişçesine hayaller kurarak eve döner. gider gitmez bilgisayarı açıp facebook'ta "her gün yeni bir apaçi" sayfasındaki apaçilere "pis apaçiler mına koduklarım" tarzında yorumlar yapıp, liseli kankalarından aldığı mesajları cevaplar. son olarak foto yorumlarına da bakan apaçimiz derin bir uyku için kendini yatağa bırakır. tabi ki saçları bozulmayacak bir şekilde yatmanın yollarını arayarak...