Bilimsel gitmeye çalışalım. Bu üç erk birbirini denetler ve egemenlik, demokrasi vs. sorunu oluşmasına engel olur. Olmazsa olmazdır...
Yasama TBMM, Yürütme başbakan ve bakanlar kurulu, Yargı da savcılar ve hakimler tarafından kontrol edilir. bunlar ikili ya da dötlü olsa kutuplaşma olur ve kontrol edilmesi de zorlaşırdı...
Lakin sanki bir hata var... Yasama kimin elinde? akp... yürütme? o zaten akp... e peki yargı? 12 eylül 2010'a kadar yarı bağımsız idi, şimdi artık o da bağımlı hale geldi ve akp'nin kontrolünde...
E peki şimdi kendi borusunu her yerde öttüren bir parti*, nasıl adil ya da demokrat olabilir? Bu nasıl bir demokrasi? hani bunu o ben demokrasi için evet verdim diyen adam(!?) nasıl savunabilir? Hiç fizikçiler yeni teorinin kabul görmesi için halka soruyolar mı, bu teori olur mu size uyar mı diye? bilir kişi halk mı?
bir demokrasi yalanı ile uyanık hükümet yargıya da kendi için çare buldu. artık davul da onda tokmak da, hatta zurna da...
Bakalım 12 eylül yalanı ile ortaya attıkları darbecileri yargılayacağız söylemi yerine gelecek mi?