saat 02:30 suları
gecenin bir vakti bankamatikten paramı çekip evimin yolunu tutmuşken. para çektiğimi gören 3 tane orospucocuğu beni kıstırıp cebimdeki paramı almak için bana saldırmıştır. öğrenci ekonomisi bilinir. bacağın birini alacakta olsalar o son kuruş para kapkaçcıya verilmez.
her neyse efenim boğuşmayla geçen bir 10 dakikanın üstünden çekilen bıçaklar ve atılan yumrukların üstünden bu şanslı kul ve 3 tane oruspicocuğunun yanına bir polis otosu yanaşır karga tulumba karakola atılır.
ilk polis otosunu gördüğümde şahsım mutluluktan havalara uçmuş ulan kurtuldum yaşasın demiştir. lakin polislerin o yawşak tavırları bütün hislerimi anında mahvetmeyi becermiştir.
tek dileği götü kurtarmışken evine ulaşıp kıvranıp yatmak olan benim önümde artık tek engel polislerdir.
laf anlatılmaya çalışılmaktadır.
-abi durum böyle böyle saldırdılar savundum aha bunun burası o yüzden kanıyor benim buram bu yüzden oldu vermedim paramı tutanağımıda tuttum yolla hadi beni saat geç oldu merak ederler.
-nereye lan eşşoolu eşşek kavga etmeyi biliyon itoğlu it yatacan bunlarla nezarette. it anca ite bulaşır biz bilmeyoz mu sankim.
-abim bak işine saygı duyarım hak veriyorum sana kim bilir ne insanlarla uraşıyorsun yıllardır bu saatlerde ama ben zorluk çıkarmayı sevmem kimseye saygısızlık etmem birdaha benimle böyle konuşma yeter bırak hadi ben gidiyorum.( artık sabır iyice taşmıştır yenilen dayakta yana kar kalmıştır birde polise laf anlatılmaktadır)
-konuşursam napacan lan! eşkiyamısın sen. kalacan lan işte kimsin olom sen.
-beni polis otosuna alıp buraya getirdin bir, tutanak tutturdun hastaneye bile uğrayamadım bu iki, sana defalarca laf anlatmaya çalıştım anlamadın bu üç. ayağıma kapanıp yalvardığın zaman bana davrandığın gibi davranırsam ne olucak hiç düşünmedin dimi?
bu sözümün üstüne telfonu alıp artık acıdan ve halsizlikten elimden başka hiç bir çözüm gelmemesinden amcamı aramışımdır. kendisi (il baş savcısı) yetkili bir abi olduğundan gecenin o saati yanıma bir hışımla gelmiştir.
bana aralıksız iki buçuk saat boyunca küfreden polis şefimiz. doğmamış cocuğuna merhamet etmem için yalvarmaktadır. yalvarırken bile kişiliğinden ödün verip yalanları sıralamaktadır.
hayattında mevki kullanmaktan benim kadar nefret eden bir insan daha olamaz ama o an o hiddet ve sinirle amcama dönüp ben bilmem ne olacaksa onu yap beni eve götür uyuycam demişimdir. o da bir 2 gün sonra elime bir kağıt tutuşturup iyi lan madem o gün acıdın adama al yaz devlete şikayet et vatandaşın hakkı olanı yap bakalım bazı şeyler düzelicek mi demiştir. uzunca yazıp anlattım 20 gun sonra cevap geldi.
bahsedilen komsere gerekli uyarı yapılmıştır.