"şu ışığı yanan, şu dökük olan
şu perdesi yarı açık, şu sımsıkı kapalı
şu camlı çerçevesi kırık,
Senin için bütün pencereler
arşınla sokakları birini tıklat
kapıyı ben açacağım, tanıyamayacaksın
yüzüm gözüm başka olacak
bana benden kaçtığını söyleyeceksin
sonra sevişeceksin
aklın bende olacak, bileceğim
birimizden birimize 'duygusuz' diyeceksin"
diyen ilhan irem'in titrek ve de dokunaklı sesinden sıçrayan hüzün parçalarının, $arkının çeyreğine gelindiğinde duyulan "her yerde sen, her $eyde sen, hangisini seçeyim?" ile beraber sizi ele geçirmesi ve $arkının bitimine dek asla bırakmaması $eklinde açıklanabilen parçalar parçası.