sonun başlangıcı geldiğinde başa, önce hayaller yanar külsüz, dumansız. hani birlikte kurduğumuz o hayaller...
sanki evimiz yanmış gibi. her şey gitmiş o yangınla. hayallerimiz, tutukularımız, gerçeklerimiz... kokunu arıyorum is kokularının arasında, bulmaya ne kadar yaklaştığımı düşünsem is kokusu sarıyor etrafımı. sanki gittiğini hatırlatmak için bekliyorlar başımda. belki bir şeyler bize kalmıştır diye küllerin arasını karıştırıyorum, bakınıyorum etrafıma büyük bir heyecanla. ufacık bir şey bile yüzümü güldürecek ama bulamıyorum aradığımı. kokun nasıl kaybolmuşsa islerin arasında, umutlarım da kayboluyor binbir parçaya ayrılmış kalbimde...
pes etmedim ! sokağa attım kendimi. evimize baktım uzaktan. her adımım beni evimizden uzaklıştırdıkça daha bir içim acıdı. dönemeyecektim bir daha oraya. dönsem bile kalmayacaktı bir şey bana. herşey yanmış kül olmuştu. kalan son külleri de rüzgar uçuracaktı gökyüzüne doğru, arkamı dondüm ve kokunu bulurum umuduyla birlikte gittiğimiz yerlere gittim. burnuma çok güzel kokular geldi ancak senin kokunun kendi kokumdan daha iyi tanmak nedir bildikten sonra bu çabamında boşuna olduğunu fark ettim...
en iyi yaptığım şeyi yapıyorum, hayatın bana vermediği dünyayı sanki varmışçasına yaşıyorum. defterin yapraklarını dolduruyorum, bir nevi bembeyaz yapraklarımı ıslatıyorum, anılarımızla. bir dünya yarattım kendime kelimelerden, içinde sen olan büyük bir dünya... bu dünya da sana veda etmeme gerek yok, ölmek yok, üzülmek yok, ağlamak yok. yağmur nasıl mermere zarar veremiyorsa, hayatında incitemediği sevdaya sevda denir ya hiç bir şey incitemiyor o dünya da, ne seni, ne beni, ne de sevdamızı...
kendi yarattığım dünyam da ; beyhude çırpınışlara zaman harcayamayacak kadar yorgun, sabun köpüğü aşklara aldanmayacak kadar yaşamış, ince darbelerle yıkılmayacak kadar panzehiri kuvvetli, rüzgarda salınan bir yaprak gibi kendini öylece bırakamayacak kadar ağır bir kalp taşıyorum sayende...
gerçek dünya da ise seni unutmam gerektiğini biliyorum.
ancak Leonard'ın dediği gibi "hiç bir şeyi unutmuyorum ama seni unutmam gerektiğini unutuyorum... "
ve ben ;
Duracağım burada Gidişini seyredeceğim Kıpırtısız, sakin gibi görüneceğim Kavgasız olacak, fırtınasız olacak Saçma sapan olacak Organlarım birbirine vuracak Arkandan sessiz bakacağım Ben yine salağı oynayacağım...