Çekerdik ayağımıza sportaçları, aşağı mahalleye maç yapmaya giderdik.
Beşte devreydi, onda biter.
Koltuğumda memesi çıkmış meşin top.
Hep Mikasa olsun isterdik.
Olmazdı.
Çocuktuk, neden olmadığının üzerinde durmazdık.
Yenilmez bir ordu edasıyla geçerdik iki mahalle arasındaki yolu.
Kimimiz paytaktı, kimimizin şişedibi gözlükleri vardı.
Benimse formamın arkasındaki 8 yazısının yapışkanı tutmazdı hiçbir zaman, sarkardı.