objektif olarak bir yorum yapmak gerekirse önüne bir taş koyulmaması durumunda trabzonspor'u ciddi anlamda avantajlı görüyorum.
ancak trabzonspor'da her yıl aniden ortaya çıkan iki üç hafta art arda dağılma süreci beni düşündürüyor ve tam bu noktada üç büyüklerin tecrübesi devreye giriyor.
beşiktaş ve fenerbahçe son yılların en iyi kadrolarını kurdular diyebiliriz. beşiktaş'ın kadrosu daha tecrübeli. oturmuş kadroya önemli eklemeler geldi. quaresma performansıyla göz kamaştırıyor. nitekim iki yıl aradan sonra milli takıma çağrıldı. bir santrafor alınırsa hücumda harikalar yaratacağı kesin. tek bir soru işareti var. sürekli hücumu düşünen schuster'in savunma kurgusunu gerektiği gibi tasarlayamaması. kontra atak futbolunu seven anadolu takımları beşiktaş'ı faka bastırabilir.
gel gelelim fenerbahçe'ye. stoch transferi nokta atışı. dia ve niang muamma. belirli bir motivasyon dönemi geçirebilirler. ancak ikisinin de yararlı işler yapacağı kanaatindeyim. ancak aykut kocaman'ın hala selçuk'u oynatıyor olması da beni düşündürüyor. alex yedek. bundan sonra alınabilecek bir mağlubiyette taraftarın patlaması muhtemel. çok açık bir görüşte bulunayım. eğer trabzon maçının ardına bir mağlubiyet daha görürse fenerbahçe aykut 7. haftayı zor görür.
kısacası ilk 3'ü beşiktaş, fenerbahçe ve trabzonspor oluşturacaktır.
bursaspor'un ani bir düşüş içine girerek zirveden uzaklaşacağını rahatlıkla söyleyebiliriz. g.saray'ın ise başı çok ağıyacak. taraftarlarla arası bozuk takımın, yönetimin ne halt ettiği belli değil. keita'yı gönderdiler. göndermek istedikleri kewell ise takımı sırtlıyor. pino desen 3 yılda 30 maç oynamış. kısacası g.saray'a ilk 5 kapısı zor gözüküyor.
keyifli bir lig olacak. her şeye canım feda. herkes yensin, yenilsin de şu hakemler konuşulmasın. hakemler hata yaptı mı tadı kaçıyor bu işin. belediye maçında beşiktaş'ın bir penaltısı verilmedi bir de rakibe kırmızı kart gösterilmedi. ikinci haftaydı pek ses çıkmadı. ancaaaak bu bir kaç hafta sonra olursa. ortalık yine karışır..
