beşiktaş'ın bu sezonki ilk mağlubiyetini aldığı maç.
maç her iki takım için gitti geldi, nitekim kazanan ibb oldu, tebrik etmek gerekir.
beşiktaş maçın ilk 10 dakikasında kaçırdığı feci gollerden sadece 1-2 hatta sadece 1 tanesini atsa muhtemelen farka koşacağı bir maç olurdu. ama top çizgiyi geçmedi ve atamayana atarlar kuralı işledi.
takımdaki bireysel hatalara, oyuncu performanslarındaki yetersizliklere gelmeden evvel asıl mühim olan birinin - ve bu kişi ne biçim işse tayfur hoca olmasa gerekiyor - schuster'e rakipleri anlatması gerekiyor. mesela ibb beşiktaş'ın belalısıdır, her maçta yırtınır biz bunu biliyoruz ama hoca bunu bilmiyor. en azından artık yavaş yavaş öğrenmekte.
hayırlı yenilgiler vardır, bu da onlardan biriydi benim için. bu takımdan ümidim çok yüksek ama pembe gözlüklerden ziyade, çelik gözlükler her zaman daha çok iş görür. geçen sene hem fb hem gs anadolu takımlarının lig başı formsuzluğundan yararlanmış ve ilk haftaları kayıpsız geçmişti nitekim sonra patlak tekere döndüler.
bu açıdan bu yenilgi bazı gerçekleri su yüzüne çıkarmak için bizim için çok iyi oldu, tekere yama yapmak yerine yenisini takabilmek adına.
baktığımız vakit bir kez daha gördük ki, sağ bekte oynayacak adam rıdvan dönene kadar, ekrem'dir,
delgado ve holosko siyah beyaz forma ile miladını doldurmuştur ve artık ne olur gitmelidir.
ve en dikkat çekicisi ise daha iyisi olmadığı sürece bobo bu takımın bankosudur,
elinde necip varsa oynamalıdır,
elinde guti varsa ve şikayeti yoksa oynamalıdır.
nitekim biz tribünden bunu seziyoruz, lakin kapalı kapılar ardından ne var ne yok bunu sadece schuster bile.
bu yenilgi ayrıca "robinho'ya ne gerek var yææ" diyen evvel zaman akıllılar içinde gelsin, robinho bugün sahada olsa son vuruşları iyi yapsa daha ilk yarıda 3-0, 4-0 olurdu.
o nedenle hafta içinde takıma katılacak robinho, büyük bir silah olacaktır.
uzun lafın kısası, erken gelen uyarı her zaman güzeldir,
hayırlıdır.
moral bozmak, kafaya takmak yok,
geçen senenin patlak tekerlerini,
bu senenin umutsuz vakalarının haset dolu ağız ishallerine gülüp geçmek var.
en önemlisi sabır var,
biz kimlere sabretmedik,
bu takım ve bu heyet ki sabrı en çok hak eden.