iki takımında kazanmak için uğraşmadığı maçtır. hele beşiktaş zaten o-o a yatmaya gelmiştir. hakem oyunu kesmemek için foul olan pozisyonlarda devam diyip sonrasında da hiç düdük çalmamaış olmamak için abuk pozisyonlarda foul çalmıştır. yine dahi(!) teknik direktör zico yanlış bir kadroyla sahaya çıkarmıştır takımı ve klasikleşen 70. dakikada oyuncu değişimi huyunu sergilemiştir. kezman la başlaması gerekirken ne idüğü belirsiz deivid midir daivid midir onunla başlamıştır ve onun da varlığıyla yokluğu bir olmamıştır. alex hala bakire bir kız gibi top oynamaktadır, sanki biraz koşsa kızlığı bozulacaktır. mehmet yozgatlı garibim kulübede çürümektedir. çok şey beklenen tümer metin, zico nun aklı sıra beşiktaş maçına duble hırsla çıkacağını düşünüp 11 de başlamıştır. ama tümer de bu zamana kadar aklın neredeydi dercesine pek fazla etkili olmamıştır. bakın olamamıştır değil olmamıştır. volkan demirel, ise gerek şans gerekse de refleksleri sayesinde yüzde yüzlük bir pozisyonda topu tutmuştur. artık rüştü nün yerine ben geçebilirim demektedir...
beşiktaş ta ise, runje türkiye deki en iyi maçını oynamıştır. yine beşiktaşta da teknik direktör hatası vardı. delgadoyla başlayan ve 70. dakikaya kadar sabreden bir beşiktaş kulübesi vardı. dricardinho oyuna girince, hemen kalitesini belli etmiştir beşiktaş pozisyonlar bulmuştur. marcio nobre ise ayakta topa vuramayacağını seksenbeşbinikiyüzellialtıncı kez kanıtlamıştır ayrıca çok konuşarak biz fenerbahçe taraftarından oldukça küfür yemiştir...
sonuç itibariyle türkiye ligi nin kişisel olarak en kaliteli iki takıma yakışmayacak hatta benim halı saha takımıma bile yakışmayacak bir futbol oynanmıştır. ve türkiye nin neden avrupa da ve milli takım da başarılı olamadığının göstergesidir...