valla duruma uygun bir fıkra geldi aklıma, ne kadar etik olur bilmiyorum ama yinede yazıcam *
şimdi günün birinde bir hoca derste öğrencilerine bir soru yöneltmiş.
- telin üstünde 3 tane kuş var çocuklar. birini vurdum kaç kuş kaldı.
ahmet cevap vermiş.
- hiç kuş kalmadı öğretmenim.
- nasıl olur evladım açıkla bakayım.
- kuşu vurduğumda diğer kuşlarda kaçar, telde hiç kuş kalmaz
hoca tebessüm ederek.
- yalnış.
demiş. ve arkasından eklemiş
- ama düşünce tarzını beğendim.
bunun üzerine ahmet söz istemiş ve hocaya dönerek.
- peki hocam ben size bir soru sorabilirmiyim?
öğretmeni merakla.
- sor bakalım ne soracaksın.
ahmet lafa başlamış.
- düşünün öğretmenim sıcak bir yaz günü üç tane bayan ellerinde birer külah dondurma ile
karşıdan geliyorlar. bunlardan birtanesi dondurmayı ısırarak, bir tanesi emerek, bir taneside
yalayarak yiyor.
hoca kızarmış, bozarmış, ama lafı nereye getireceğini merak ettiğinden susturmamış ve sormuş.
- ahmet ne sormak istiyordun soruya gel sen.
- öğretmenim . şimdi siz bunlardan hangisinin evli olduğunu tahmin edebilirmisiniz.?
hoca iyice bozulmuş ama kimse bilemedi demesin diye utana sıkıla.
- eeh yalayarak yiyendir sanırım.
ahmet küstah bir ifade ile ...
- yalnış... AMA DÜŞÜNCE TARZINI BEĞENDiM.
