antalyaspor

entry656 galeri
    131.
  1. ANTALYASPOR... Kıpkırmızı bir tutkuyla bağlanılmış bembeyaz bir sevda...

    Hasret ...

    ...Antalyaspor...

    Kıpkırmızı bir tutkuyla bağlanılmış bembeyaz bir sevda...

    Dünyanın en güzel şehrinin kavgası...

    Bir de bu sevdayı, 0 dünyanın en güzel şehrinden uzakta yaşamak; Bu kavgayı, dünyanın en güzel şehrinden uzakta vermek var.

    Maç günleri atkın boynunda stadyuma doğru ilerlerken karşılaştığın küçük küçük kırmızı gruplarla, bir bir büyüyerek kırmızıya boyanmış Işıklar;a varmak yerine, maç günü boynunda atkın ve sen yalnız başına bir kahve köşesinde oturmak var.

    Hatta bazı bazı, gol sevinciyle ayağa fırladığında yanında sarılabileceğin bir renktaşını bile bulamamak var.

    Galibiyet sevinciyle eve dönerkenKırmızı!; diye haykırdığında ;Beyaz; diye bağıracak renktaşlarının olmaması, tek başına;Akdeniz Akşamları mırıldanarak eve dönmek var.

    Bir 302ye binip senin gibi Antalyaspor sevdalılarıyla beraber coşku içinde deplasman yapmak yerine, rastgele bir otobüse binip tanımadığın insanların arasında sessiz sedasız deplasman yollarına düşmek var. Deplasmanda alınan bir galibiyetin ardından, dönüş yolunda deplasman otobüslerinden bambaşka bir istikamete giden bir otobüste otururken, o otobüslerden birinde olan bir arkadaşını arayarak makaraya katılabilmek var.

    Kısacası hasret var o şanlı armaya. Antalyaspor forması giyip de tribündeki yerini almış gencecik kardeşime, yıllarını Antalyasporumuz için harcamış abilerime, bütün stat kırmızı-beyaza, maçtan sonra galibiyet sevincini limanda içilen bir birayla kutlamaya, mağlubiyet hüznünü Akdeniz;in o sonsuz maviliğinde boğmaya, eve dönerken "Kaç kaç bitti maç" diye soran amcama... Hepsine hasret var. Üniversite için gediğim şu gurbette 4-5 sene boyunca hep bu hasret...

    Eğer Antalya'ya uzak bir şehirde okuyorsanız ve bir süredir de gidemiyorsanız. Antalyaspor atkısı takmış bir öğrenci gördüğünüzde sanki aylar yıllar sonra anne babayı görmüş gibi heyecanlanmak; hemen iki çift sohbet etmek; bir dahaki maçı beraber izlemek, belki beraber deplasman yapmak için sözleşmek; ikiydi, üçtü, dörttü derken en sonunda bir araba kiralayıp en azından sessiz sedasız gidilen deplasmanlara bir son vermek var.

    Ve en sonunda içinde Antalyaspor;un olduğu diğer her şey gibi tabii ki güzel sonlar var bu hasretlerin ardından...

    Uzunca bir aradan sonra içerdeki bir maçta Akdeniz'in masmaviliğine komşu olmuş o ışıklardaki kıpkırmızı insan deryasının arasından ilerleyip tribündeki yerini almak, belki Antalya'dayken Şurası kötü, burası kötü; dediğin o stada bu sefer "Mabedimsin" diye haykırmak,;işte benim ait oldum yer burası, işte benim ait oldum yer bu şehir1; diye düşünüp Antalyaspor için döktüğün göz yaşına da attığın kahkahaya da bir kez daha ;Eyvallah diyebilmek var.
    0 ...