ricardo andrade quaresma bernardo

entry3698 galeri
    442.
  1. ricardo andrade quaresma bernardo...

    kendisi portekiz futbolunun yetiştirdiği en büyük yeteneklerden biri. sahip olduğu potansiyelle dünyanın her kulübünde forma giyebilecek ama uyum sağlama problemi çeken yıldız + oyuncu klasmanından birisi.

    o artık bir beşiktaş'lı,
    ve artık onun hakkında bir kaç şey karalama vakti.

    1983 yılında doğan ricardo quaresm gençlik yıllarında paf takımda çalımlar atar, şovlar yaparken bir de yanında kendinden 2 yaş genç bir oğlan vardı.

    o genç cocuk ve ricardo quaresma sahip olduğu yetenekler sayesinde, çok değil sadece bir kaç yıl içinde avrupa'nın en büyük yıldızları olacaklardı, öyle inanılıyordu.

    nitekim hikayenin bir kısmı gerçekleşirken bir kısmı ise sekteye uğradı.

    o iki gençten biri yıllar sonra diyecekti ki "ricardo ile top kapmaca oynamak en keyif aldığım şeylerden biridir, onun yaptığı hareketleri yapmak için çalışıyorum"

    işte o kişi 2003 yılında manchester united'ın yolunu tutarken, bizim oğlan nam-ı diğer quaresma barcelona'nın yolunu tutuyordu.

    hikayenin geri kalan kısmını ise herkes biliyor az çok. biri ferguson'un elinde dünya yıldızı olup, bugün dünyanın en büyük futbolcularından biri olarak anılacak kıvama geldi. o cristiano ronaldo'ydu.

    diğeri ise istediği ortamları bulamadı. bulduğu vakit ise zaten bütün dünyayı adından söz ettirdi.

    oysa ricardo quaresma her ne kadar usta çalımların, göze hoş gelen vuruşların, fantastik gollerin adamı olsa da, zor bir çocukluk geçirmiş annesine bağlı ve içine kapanık, ilgi isteyen bir adamdı.

    ve istediği bu ilgiyi avrupa'nın cafcaflı takımlarında bulamazdı. sadece kendisine ortalamanın üzerinde ilgi gösterecek taraftar potansiyeline sahip yerlerde örneğin portekiz'in porto'sunda kıvama gelebildi. çünkü o bir nevi ilgiye muhtaç çocuk gibiydi. annesi fernanda'ya göre, bu böyleydi.

    kötü geçen günler, düşüşe giren kariyer derken. tarih 2009 temmuzu gösteriyordu.

    işte o zamandı bu aşkın ilk fitilinin atıldığı tarih. beşiktaş taraftarı tarihinde ikinci kez bir futbolcuya aşık olmuştu. ama bu kez durum farklıydı, bu oyuncu daha beşiktaş forması giymemişti bile.

    bu kelimelerle açıklanabilecek, sözlerle dile getirelebilecek bir durum değil aslında. aynen aşk gibi. dünya üzerinde bu kadar çok futbolcu varken neden quaresma? işte kimse bunun cevabını veremedi. ok vurmuştu bir kere.

    ve 1 seneye yakın geçen bir maratonun ardından bugün artık hayaller gerçek olsa demiyoruz, hayaller gerçek diyoruz. çünkü beşiktaş taraftarı "aşk"ına kavuştu.

    zorlaya zorlaya, isteye isyeye bu transferi yaptırttı.

    şimdi o zaman bakalım bir son duruma,

    quaresma ne istiyor dedik? ilgi istiyor, sevgi istiyor.

    peki takımına verdiği destekle adını dünyaya duyuran beşiktaş taraftarından daha çok bu adamı coşturabilecek bir taraftar var mıdır? sanırsam yoktur.
    en büyük desteği görecektir taraftardan, adı binlerce kişinin ağzında yankılanacaktır her daim, yeter ki formasının hakkını versin.

    bu adam henüz 26 yaşında. ve şu futbolun baharında. buna rağmen milli takım kadrosuna alınmadı, insanlar ona bitti gözüyle baktı. oysa sahada o mükemmel hareketleri yapan bir adam futbola aşık bir adamdır. futbola aşık bir adam ise asla yenilgiyi kabul etmez ve her zaman birşeyleri kanıtlamak ister.

    işte bunu kanıtlamak isteyecek quaresma. ve beşiktaş, onun için biçilmiş kaftan tüm bunlar için.

    şimdi gelelim spekülasyonlara;

    - "2 senedir top oynamıyormuş, inter'de hep yedek kalmış, devamlılığı yokmuş, bu mu yıldızmış"
    bu adam zamanında ronaldo'dan yetenekli olarak tasvir edilen bir adam. defalarca ödüllere layik görülmüş olan, her türlü karmada yer almış bir adam. eğer bu adam zaten inter'de de bu başarısını gösterseydi, devamlılığı olsaydı zaten sen bu adamın formasına bile 100 küsür milyon sayardın. bu adamın devamlılığı olanı ve sorunsuz olanı zaten 95 milyon euro'ya real madrid'e transfer oldu.

    - yok fener istese 2 dakika da alırmış da, fener istemedi diye beşiktaş almış.
    arkadaşım bırakacasınız bu fakir edebiyatını. sırf şu ezik hareketleriniz yüzünden insanlar size uyuz oluyor. nasıl bir keklendiyseniz şu başkanız tarafından, kendiniz dünyanın merkezinde sanıyorsunuz. yazıktır, uyanın artık. herşeyin parayla bitmedğini öğrenin artık. fenerbahçe devre arasında bu adamı almak için yırtındı mı? yırtındı. red cevabını alınca klüpten yalanlama yayınladı mı? yayınladı. siz bunları bilmezsiniz, çünkü sizi feci yiyorlar, ama biz biliriz. rahat olun.

    - ne var quaresma'da, amma abarttınız.
    stoch geldi diye ortalığı yakıp yıkanlar, jo alındı diye havai fişek patlatanlar çuvaldız ve iğne ikilemi içerisinde kalmalarına sebebiyet veren işlere imza atmayacaksınız. ya da yarını düşünerek hareket edeceksiniz.

    - beşiktaş ilk defa yıldız aldı diye hava girdi.
    carew, ailton, kleberson, ricardinho, les ferdinand, münch heralde osmanbeyden transfer edildi, değil mi? gözüm. vah vah..

    ve son söz de hala bok atanlara.
    ulan bu nasıl bir eziklik kompleksidir be arkadaş. bırak kıskanmayı, bırak hasetlemeyi. bir dünya yıldızı gelmiş lige. sevin, hoşuna gitsin. bırakın artık bu kedi-ciğer-mundar üçlemesini, komik oluyor artık, valla da komik oluyor. şebeğe dönüyorsunuz sonuçta.

    uzun lafın kısası,

    çok istedik, çok bekledik,
    umut tazeledik, güzel düşünceler büyüttük.

    bu kadar çok umudu hapseden ve güzel başlayan bir hikayenin sonu asla kötü bitemez.

    biz söylenecek herşeyi söyledik be rico paşa,

    şimdi sıra sende.

    öyle bir çentik at ki bu taraftarın gönlüne,
    yıllar sonra her adını andığımızda iç geçirelim en keyiflisine,

    ricardo vardı diyelim,
    ricado quaresma,

    7 numaralı formasıyla,
    o bir taneydi...
    0 ...