ilk aylarda bünye rahata kavuşmuş olmanın verdiği gevşeklikle tembelliğe alışır.aşkı memnu, tatlı hayat vs gibi tekrar diziler izlenir.öğlen vakitlerinde bir miktar kadın programları takip edilmeye başlanır. arada bir aynı şehirde olan arkadaşlarla toplanılır ve bundan sonraki süreç konuşulur ve varsa arkada kalan teferruatlar temizlenir. eylül ayı gibi erkeklerde askerlik telaşı başlar, kızlar ise nispeten daha rahattır. kasım ayı geldiğinde askere gidecek olanlar da gerilim artar ve stres başlar. ayrıca bu zamanlarda aile içi kavga gürültü baş gösterir. zira öğrenci evinde kalmış kişi aileyle birlikte yaşam konusunda zorlanmaya, özgürlüğünü kaybettiği için hırçınlaşmaya başlar. kızlar bu arada özels ektörden kariyer net, secret cv vs gibi reklam amaçlı sitelerden iş ilanlarına bakıp avuçlarını yaladıktan sonra kpss denen illete yoğunlaşırlar. bu sırada erkekler askere gitmiştir.kızlar kpss sürecinde öğrencilik gibisi yoktu demeye başlarken erkeklerde askerde örencilik gibisi yoktu demeye başlarlar. şubat mart ayları gibi kızlara etraftan görücüler gelmeye başlar. anneler sürekli kızlarını teşvik etmeye çalışırken kızlarımız genelde karşı koyup, benim mesleğim var o adamın eline mi bakcam diyerek teklifleri reddederler. bu arada erkeklerde askerliğin iyice ilerlemiş evrelerinde nöbet esnasında askerlik sonrası çoğu kez tutmayacak planları yapmaya başlarlar. derken mayıs haziran ayları gelir.erkekler askerden gelir. ilk 1-2 ay kendine gelme diye tabir edilen, aslında insanlığa dönme süreciyle geçer. artık etraftan eeee artık askerliğide yaptın gir bir işe çalış baskıları gelmeye başlar. hatta cahil komşularınız arasında bir kaç tane gıcık sizi anlaması mümkün olmayan teyzeler çıkar ve sen ne oldun şimdi. neden çalışmıyonn.bu niye evde oturuyo gıııı diye konuşmaya başalar, sinirlerinizin tepenize çıkmasına neden olur. derken baskılardan bunalıp temmuz ayı gibi az önce yukarda bahsedilen sitelerden cv ler doldurulur binbir umutla. o zamana denk dünyanın kendi etrafında döndüğünü sanan emekli örenci artık ne kadar da değersiz olduğunu anlamaya başlar. önce bir kaç dandik sigorta şirketi arar ve mülakata çağırır. tabi saf genç bunlara ümitle gider ve gittikten sonra anlar ki kazın ayağı öyle değil. 500 tl maaşa uçmanızı isterler sizden. sizde ben bu üniversiteyi bunun mu için okudum der resti çeker eve gelirsiniz. sonra bir kaç özel banka 20 dakika süren saçma sapan sınavlar yaparlar. sizde ümitle kalkıp gidersiniz. sonra umutlu bekleyiş sürüp gider. gözünüz kulağınız telefonda olur ve her telefon çaldığında onlar arıyor sanarsınız. ama nafile. dayanamaz siz ararsınız ve aldığınız cevap biz size döneceğiz olur. ancak ne gelen vardır nede giden. bu esnada üstünüzdeki baskılar iyice artar. artık parasız pulsuz kalmışsınızdır iyice. size karşı bakış açısı da değişir. yatmaktan keyif alıyo ohh ne güzel ekmek elden su gölden düşüncelerine maruz kalırsınız. yani her yerden baskı artar. işsizlik yetmezmiş gibi bide bunlar köstek olur size, hayatta en çokd esteğe muhtaç olduğunu zamanlarda. eylül ekim ayları gibi kızlarmızdan bazıları ya sözleşmeli öğretmen olur atanamadıkları için, bazıları da özel bankalarda(daha çok güzel olanlar tabi) istihdam edilmeye başlanır. erkekler ise artık yol ayrımına gelir. ya 500 tl ye sürünmeye başlayacak ya da biraz sıkıp her türlü baskı ve zorlamaya rağmen kpss sürecine atılcaklardır. büyük çoğunluk ekim kasım gibi alır erdal ünsalın makro ve mikrosunu, sonrada memurlar nete üye olarak başlarlar kpss sürecine. aradan zaman geçtikçe arkadşlarla daha az buluşunur ve buluşuncada muhabbet nasıl iş bulcaz nasıl etcez konuları konuşulur, ayrıca üniversitedeki kzılardan bahsedilir ve anılar tazelenir.örenciliğe özlemde artar buna paralel olarak. lale devri gibidir çünkü öğrencilik. içindeyken anlaşılmayan değeri, bu zamanlarda borsa endeksinin pig yapması gibi yükselir. derken kpss günü gelir sınavlara girersiniz taki eylül ekim gibi kurum sınavları açılana kadar ders çalışma süreci devam eder. artık iyice bunalmış, yıpranmış, 2 yıl öceki günlere göre tanınmaz hale gelmişsinizdir. kızlar göt göbek salmıştır. erkekler ise saç baş sakal uzamıştır. ilerleyen evrelerde kurum sınavlarına girer ya bi bankaya veya bi devlet kurumuna uzman, denetmen, müfettiş veya memur olarak atanırsınız. kimileri de yaşadığı şehri değiştirmek zorunda kalır. artık yeni bi hayatın başladığını, parasız pulsuzluktan kurtulduğunuzu, ertelediğiniz şeyleri gerçekleştirebileceğinizi düşünürken bir hayal kırılığıda iş hayatında yaşarsınız. bi bakmışsınız yaş ilerlemiş, etrafınızda kafa dengi insan sayısı nerdeyse yok denecek kadar az kişi kalmış. ayrıca işten güçten, stresten bişeyler yapmaya ne vaktiniz ne de gücünüz kalmıştır. artık daha çok hissetmeye başlarsınız öğrencilik günleriniz güzelliğini ve sessizce, kuyuruğunu kıstırmış kedi misali hayatın akışına bırakarak savrulmaya devam edersiniz.