kürt faşistlerle türk faşistleri birbirine düşüren başlık. sadece kendi ezilmişliğinden bahsedenlere faşist denir. oysa bir kişi eziliyorsa empati yapabilen diğerleri de eziliyordur.
konumuza gelirsek türkiye'de kürt çocuğu olmak değil herhangi bir çocuk veya büyük olmak da zor. bunun kürt, türk, ermeni, arap, yahudi, müslüman, musevi, hristiyan ve daha bilumum doğuştan veya sonradan edinilmiş özelliklerimizi silmeye çalışmakla ilgisi var. hepimizi yontup laik bir türk toplumu yaratma arzusu güden bir diktatör devlet anlayışı var. kişiliklerimizin ne olduğunu anlayıp saygı gösterip olduğumuz gibi kabullenmek yerine bunu suç gibi üzerimize yapıştıran bir devlet anlayışı var. bizleri yaftalayıp ad koyanları unutmayın ve ortak düşmanımızı, bizi bölenleri bilelim. sana kürt olduğun için baskı yapılıyorsa, bana müslüman olduğum için, diğerine yahudi olduğu için, hristiyan olduğu için, alevi olduğu için ve daha başka şeyler olduğu için baskı yapılıyor. tabi hepimize baskının türü ve şiddeti başkadır. mesela alevileri dersim'de öldürüp sindirmişler, ondan önce yahudiler bir çok yerde sindirilmiş. her ikisi de baskı karşısında yaşayabilmek için devlet içinde yer almayı seçip değişmişler. sivrilik yapmamışlar ne yapılırsa biz önce türk sonra museviyiz, sonra aleviyiz söylemlerini kabullenir gibi yapmışlar. bu sayede ölümden kurtulmuşlar. bizim gibi çoğunluk olan müslüman türkler ve kürtler gibi gruplar ise öldürülmeyle bitmeyeceği için dışlanıp devletten uzakta tutulmuş.
kısacası hepimize yapılanlar aynı amaçla komunist rejimlerdeki gibi tek özelliği olan, sorgulamayan bir insan tipi, yani "laik türk" olmaktan başka herhangi bir özelliği kabullenmeyen bir anlayışla yönetilmişiz. kabullenenler, razı olanlar olmuş, razı olmayanlar ise geri bıraktırılıp, üzerlerine imkan oldukça saldırılmış. bu darbeleri kime karşı yapıyorlar sanıyorsunuz? mesela ben bir alevinin cemevi olmasına hiç karşı değilim. ama aleviler sanki bunu benim gibi sünniler istemiyormuş ve engel oluyormuş zannediyor. bir kürdün ana dilini konuşması, kendi kültürünü yaşaması beni hiç rahatsız etmez hatta değişik bir kültür görüp kendimi bir çok kültür içinde yaşayan zengin biri hissederim. aynı şekilde kiliseye giden hristiyanlar, havraya giden yahudiler vb. beni hiç rahatsız etmez. hatta bir çok dinin bir arada yaşıyor olmasını mutluluk olarak görürüm. müslüman türklerin ne kürtlerle ne alevilerle, ne yahudilerle, ne ermenilerle ne başkalarıyla hiç bir sorunu yok. fakat bizi bölenler en büyük çoğunluk olan sünni müslümanları en büyük suçlu gösteriyorlar. sonuçta hepimizin düşmanı bizi tek tip insan yapmaya çalışanlar...
çocukluğumda unutamadığım ve beni hep üzen bir anım var. yağmurlu bir günde resmi ideolojinin savunucusu sonradan chp'den milletvekili olan okul müdürümüz yalvarmalarımıza rağmen bizi gaddarca yağmur altında 19 mayıs tören provası yapmaya zorlarken saatler sonra yağmur kesildi. yaz günü olduğundan güneş açtı ve yaşlı bir amca futbol sahası etrafında bulunan koşu veya bisiklet parkuru mudur neyse orda koşmaya başladı. okul müdürümüz yanımıza gelip bu adam ermeni köpeği, ermeni defol diye bağırın dedi ve biz 13-14 yaşında çocuklar, bizi yağmur altında ezen gaddara karşı gelecek ne akla ne fikre sahiptik ve dediğini yaptık. tabi o zaman bile bana haksızlık olarak geldi ama otoriteye uyuyoruz işte. o insan bize ne zarar verdi bilmiyorum, ama otorite öyle istiyor. o ermeni kökenli vatandaş bizim hakkımızda ne düşünmüştür acaba? birileri bunlara böyle yaptırıyor mu demiştir yoksa bu türk çocukların hepsi faşist mi demiştir? bizleri düşman yapanları unutmayalım lütfen... ezilmişliğinizi faşizme dönüştürüp kürt çocuğuna böyle oldu, şu çocuğa böyle oldu demenin alemi yok. eğer ben insan isem sana yapılan her kötülük beni de üzer, beni de ezer...
benim önceliğim ve mutluluğum: önce insan olmak, sonra müslüman olmak ve en son türkiyeli olmak...