askerlik yapmamış gazetecicik. ulan, hayatın tsk'ya bok atmakla geçmiş. "ben içini şöyle bilirim, ben böyle bilirim" demişsin, askerliğini bile yapmamışsın. bi de kendini böyle, faşizanlıktan uzak aydınlıkçı görmesi yok mu, beni çok güldürüyor. birkaç yıl daha böyle devam ederse, ingilizler'in kendisine "sir" ünvanını vereceğini düşünüyorum.
ayrıca; şu an aklıma geldi, balçiçek pamir'in söz sende adlı programında da, izmir'de bu kadar fazla sayıda türk bayrağının olmasını, faşizme giden bir yol olarak değerlendirmiştir ve üstüne de utanmadan, izmir taşradır, hoyrattır gibi söylemlerde bulunarak, izmir halkını yobazlıkla ithaf etmiştir. kendisine diyeceğim tek şey, "yeğen bi soluklan" olacaktır. tsk'nın rejim bekçiliği yapması yanlışmış, direkt iç işleri bakanlığı'na bağlanmalıymış, emniyetle birleştirilmeliymiş. canım benim ya... olum kasma; direkt olarak "tayyip, askerden ve halkın büyük bir oranının askere güvenmesinden çok rahatsız, tez merkezi otoritenin altına bağlansın, araba alcaz hacı para yok." yazsan, bu kadar açık olabilirdi ancak... senin patronun değil mi "bir çift kadın memesine memleketi satarım." diyen? bu herif mi, savunuyormuş bu ülkenin bölünmezliğini? yani, gözlerinden cehalet akan adamlar nasıl oluyor da, böylesine özgürlükçü, böylesine ilerici düşünüveriyorlar bir anda... kürtler'i doldurmak, devleti onlara düşman göstermekse bu vatanın bölünmezliğini savunmak; gözlerinizden öperim yiğidim...