sanılanın aksine çok büyük bir kahraman olmak için çabalamış bir insan değildir. "kahraman olayım milyonlar beni alkışlasın el üstünde tutulayım ama tabi bunun için biraz göz boyamak gerek" düşüncelerine sahip olsaydı sonunun ölüm olduğunu bildiği bir yolda baştan itibaren bu kadar istikrarlı ve bu denli gözü kara olmazdı.
yürekten inandığı şeylerin hiçbirinden ödün vermeden savaştı o. yaşıtları kaçacak delik ararken o merminin üstüne yürüdü. insanları şaşırtmak için değildi bu, emperyalizme karşıydı onun savaşı. televizyon kanalları, gazeteler, dergiler mümkün olduğunca bahsetmedi ondan. kimisi iktidar yanlısıydı kimiyse korkak. buna rağmen milyonlarca insanı peşinden sürükledi. tek istediği halkının özgür ve bağımsız olmasıydı. daha bir kızın eline bile değmemişti eli kimbilir..
hayatının ilkbaharını sonbahar diye gördü ve bir gece sabaha karşı bir yuvarlak ipin arasında halkına hediye etti canını. ay şahittir ki korkmadı hiç. kendi elleriyle tuttu kendiri ve kendi sehpasını kendisi attı..
asıl korkaklar tehlike diye gördükleri şeyle savaşamayacaklarını düşünüp ortadan kaldırmaya çalışanlardı onu. kimisi gördü kimisi göremedi bu gerçeği. o ise bir döneme damgasını basmış olmakla kalmadı sadece. hala ölüm yıldönümünde mezarını doldurup taşıran sessiz yüzlerce insan var savaştığı ülkesine sahip çıkmaya hazır olan..