din dediğiniz aracın nasıl kullanıldığıdır önemli olan bu lafın edildiği coğrafyada bunun doğru olabilmesi için. şayet herşey kitapta bahsedilen hoşgörü üzerine kurulu olsa sorun yoktur ancak bu işin bezirganlarının olduğu toplumlarda ve bu bezirganları kanaat önderi olarak kabul eden ve takipçisi durumunda insanların bulunduğu bir toplumda siz nasıl diyebilirsiniz ki dinde zorlama yoktur. kağıt üzerinde ne yazdığını geçiniz çoğu şey uygulayıcılarının algılasına göre yorumlanan dinin hele ki bizim de içine girdiğimiz dini araç olarak değil amaç olarak kullanan insanları uyuşturan toplumlarda bunu söylemek gülünç kaçar anca. herşey bir yana toplum mahalle baskısını da mı yok sayacaz. sonuç olarak kağıt üzerinde zorlama yok görünsede sevdikleriniz mahalleniz çevreniz toplumunuz şu anki atmosferde hele ki belli kültür düzeyini yakalamış insanların arasında da değilseniz bu laf ütopik bir zırvayı geçemez. zorlama olmaması için, diretilmemesi için bir azınlığın yaptığı birşey olması lazım yoksa insanlar kendinden olmayana bu kadar hoşgörüsüzken nerde efendim böyle bir anlayış siz başkası olmayı kabul ettiyseniz toplumda genel kanı buyken. zor soyut sloganları somut düşüncelerle temellendiremezsiniz.