zamanında çok taklaya gelmiş ve aşk acısının dibine vurmuş organizmaların bıcırlara tavsiyeleridir efenim.
Bir kadının sana hayır deme şansı yoktur! eğer onun "hayır" ını dinleycek kadar zayıfsan, seni direk olarak eler. düşünsene, istediğini alamayan bir erkeği bir kadın ne yapsın ki!? kararlı ol, güçlü ol ve değişme, heyecanlanma ve sadece al. Onların oyunları küçüktür ve sen daha büyük bir oyun kurucusun. onların küçük oyunlarına asla karışma, bırak oynasınlar. ya, şöyle de diyebilirim; kız daha sağlamsa, zamanla çirkeşleşebilir bile. yorulmak yok, yine de devam edeceksin, senin karşında hangi kız durabilir bana söylesene? * kimisinin deli gibi sevilmeye değil de çitlerini aşabilecek güçlü erkeklere ihtiyacı vardır. hafifliğini ve güçsüzlüğünü gördüğü anda seni bir kağıt parçası gibi elinde buruşturup, çöptenekesine fırlatır.
ilk başlarda seni çok zorlarlar ve bu gayet normaldir. düşünsene, yeni bir araba alıyorsun. iyi veya kötü olduğunu bilmen için gazı köklemen gerekli. ne kadar yakıyor? ne kadar sağlam? seni yolda bırakacak mı!? bunları çok iyi test etmesi lazımdır. eğer dişican gazı köklediğinde sen tıkanıyor, boğuluyorsan, baştan kaybetmişsin demektir. ben hep test modunda kalacaklar sanırdım ama, öyle değil. sen dimdik durup, gerçekten sağlam olduğunu ona kanıtlarsan, kuyruğunu indirmezsen, gülerken bile seni ciddiye almasını sağlarsan, bu iş tamamdır. başarı bir test gerçekleştirmiştir ve sıra artık sendedir. şimdi sen bana "hani amk. aşk dengesizlikti!? hani kontrolsüzlüktü!?" dersen, o duygusallık içerisinde kaybolur ve kaybedersin. ha, sen anlık bir zevk almak istiyorsan, hemen aşkı yaşa, ayakların yerden kesilsin, düş ve bitsin. bu mu aşk!? hayır, ben sürekli zevk veren bir şey isterim arkadaş.
Büyük oyun kurucu olarak senin sürekli ayakta durman lazım. Oyun kurucu aşık oldu ve keyfe düştü, olmaz böyle. oyun kurucu her zaman aslan payını alacak. bir yandan aşık edecek kendine, diğer yandan da zevkini çıkartacak. iyi olan erkek böyle olmalıdır. bunu tam anlamıyla yapamayan erkek ise iyi değildir, güçsüz ve verimsizdir.
sana aşık olan herhangibi bir kız düşün; sana aşık olmasıyla sana hiç zevk veriyor mu!? veya bu senin için ne kadar önemli oluyor? biz erkekler olarak hep köpek olmayı, peşinden tıpış tıpış koşmayı tercih ederiz. Bu bize daha çok zevk verir. kendi gelen bir aşkı istemeyiz. bu noktada sende karşındakine aynı şekilde bakmalısın ve çaktırmamalısın detayları.
kızdan etkilenecek ve kontrolünü kaybedeceksen, hemen onu bir kaç noktada eleştirmeye başlamalısın. aslında hataları hiç umrunda olmayacak ama, onu bir şekilde dumura uğratmış olacaksın. onun aslında mükemmel olmadığını düşünüp, kendine güvenin arttıracaksın biraz. kız o güne kadar hep içiboş övgüler aldı ise, biraz afallayacak ve şaşıracaktır. onu eleştirdin diye üzülmeyecek, kırılıp, dökülmeyecektir. ama bunları yaparken yukarıda bahsettiğim olayı sakın unutma! "onun küçük oyununu sakın bozma" gerçek kimin umrunda ki!? dostum, bırak yaşasın, yaşasın, yaşat!
kız sana "çok mantıklısın" dediğinde kork!
kız sana "çok iyisin" dediğinde çekin.
kedinin tüy renginin beyaz olması veya gözlerinin mavi olması önemli değildir! önemli olan fare tutabilmesidir. kadınlarda da bu aynı şekilde. önemli olan ona duygusal selini gürül gürül yaşatıyor olman ve ilişki içerisinde sonsuzluğu hissettirmendir. sen onun dilencisi iken, o senin olsun!
not: bu noktada bana sorarsan; "bilader, bu kadar zırvaladın, peki senin aşk hayatın nasıl" dersen. "içli bir nefes, tatlı bir tebessümle seni selamlar, gözlerinden öperim.