ne de olsa kentlerin kurulmasıyla birlikte ortaya çıkan toplumsal yargılar yanlarında otoseksüelite, aseksüelite vb. gibi anormallikleri de getirmişlerdir. bunu takiben, biyolojik bir varlık olarak ihtiyaçlarımızdan biri olan cinselliğe dair giderimin, karşı bir cins ile birlikte yapılması olanağına sahip olmak, doğal olandır.
sevmek/sevmemek ise biraz daha alengirli bir konu.
cinsel münasebet içerisindeyken, alınan zevkle orantılı olacak bir sevgi inkişafından söz edilebilir. ancak, günümüz "sevgi, sevmek" kavramları göz önünde bulundurulduğunda; arzu, beğeni anlamlarından ziyade bağlılık, birliktelik, sadakat ve sorumluluk gibi anlamlar ağır basmaktadır.
nihayetinde şöyle özetleyebiliriz: içgüdüsel bir sevgi elbet oluşacaktır; fakat gelişmiş düzeyde, düşünsel bir sevgiye sahip olmadan da, pek alâ, bir erkek(aynı şekilde bir kadın) sevişebilir. gayet doğal.