günümüz koşullarında hayata geçse dahi arapça ezandan daha az tacizkar olmayacaktır.
'ne tacizi lan, terbiyesiz yavşak.' söylemlerine girecek arkadaşlara durumu açıklayayım.
bir adet farazi anti-kuran tasavvur edin, müslüman olmayan ve islam emirlerine uymayan kişilere verilmesi gereken cezaların tıpkısının aynısının müslümanlar üzerinde uygulanması gerektiğinden bahsetsin.
bu farazi anti-kuran'ın sınırlarını çizdiği dinin de periyodik bir ibadeti için her gün, senede milyar dolar harcanan bir kurum tarafından fonlanmış kişilerce; hoparlörler aracılığı ile bas bas, en detonesinden, sabahın köründe bile zerre kibarlık göstermeden bir davet gönderdiğini hesaba katın.
size karşı şiddeti öven bu farazi dinin, sizin vergilerinizle fonlanan ibadet çağrısının hangi dilde yapıldığı zerre sikinizde olur mu?
peki neden bizim sikimizde olmak zorunda?
peki neden insanlar götlerinden ter aka aka kazandıklarından, kendilerini zerre ilgilendirmeyen ve kendilerine karşı şiddeti öven bir kurumun fonlayıcısına vergilerini aktarmak zorunda?
bonus sual: ikinci kalite, kalabalık arasına sığınmış ve korkak bir hırsız olmak nasıl bir duygu?