yıllar önce hayatında ilk kez bim marketleri'ne giden şahsım, bim marketlerinin tüm şubelerinde aynı olan kapı giriş - çıkış sistemlerinin (bim marketlerinde tek yönlü çalışan ve otomatik olmayan giriş - çıkış kapıları vardır. *) nasıl çalıştığını bilmez vaziyette marketin çıkış kapısından içeri zorla girmeye çalışmıştım. kapıyı zorlarken bir yandan da vücut diliyle, içerideki kasiyere "açık değil misiniz abi?" sorusunu sormaya çalıştım. kapı sorunu, kasiyerin yerinden kalkıp, marketin içinden dolaşarak giriş kapısını açmasıyla sona ermiştir. ancak kasiyer içeride bekleyen müşteri olmamasının verdiği rahatlıkla, bulduğu eğlenceyi kaçırmak istememiştir. "anlaşılan hiç bim'e gelmedin sen, neyse gel hadi gel, seni de kazanmış olduk" sözleriyle bertaraf olan şahsım "yok abi hiç gelmez olur muyum, daha geçen gün şu yolun aşağısındaki şubenize gittim" yalanını uydurarak savunma moduna geçmişti. hafızamın verdiği güvenle bir yalan uydurmuştum ama, o yolun aşağısında gördüğüm bim şubesini en son ne zaman gördüğümü tam olarak hatırlamamaktaydım. ancak kasiyer beni rezil etmekte kararlıydı. "nasıl olur da bim marketlerine hiç gelmeyen biri olur?" düşüncesinden hareketle beni ezdikçe ezdi. "iyi de bizim artık öyle bir şubemiz yok ki artık, o şubemiz 2 yıl önce buraya taşındı, orası yok artık. artık buradayız" sözleriyle taarruzunu sürdüren kasiyer artık zafer bayrağını dikmişti. artık rezildim, paspastım, tuvalet kağıdıydım, yerlerdeydim hatta yer yarılsa da içine girseydim. en son bu kadar utandığımda ilkokulda yemekhanede tabldotumdan yemeğimi düşürmüştüm. kulak uçlarım bile zonkluyordu. gerçi kasiyer söylediklerinde haklıydı, marketi en son gördüğümde yaklaşık 4 sene olmuştu. o marketin yerinde bir adet mefruşatçı açılmıştı.
aradan yıllar geçti. o kasiyer beni tanımasa da ben onu hiç unutmadım. çocuğunu eşiyle birlikte bebek arabasıyla gezdirirkenki mutlu halini bile sevmedim. o kasiyer yüzünden, halen bim marketlerine gitmeyi sevmeyen ruhum, nadiren de olsa uğradığım bu mantar marketler zincirinin kapılarından girerken kendisini bir nefretin içinde bulmuştur. öğrenci bütçesine uygun fiyatları ile kendi arkadaş çevrem tarafımdan rağbet gören bim ürünleri*,*,* de bu nefretimden nasibini almıştır.
(bkz: abi bime gidiyoruz, geliyor musun?)
(bkz: yok abi siz gidin)