gayri resmi görüşün tukaka bellenmesinden kaynaklıdır.kafalara yerleşen koruyucu anlayış, statükocu yapı bunu öngörür. biraz kolkoladırlar yani. halbuki tarihi mevzularda ciddi gayri resmi tezlerde vardır. okunup, araştırılmalıdır. bu düşünce sistematiğinin dışına çıkmak bizim ülkemizde çatlak ses çıkarıp devleti kötülemek olarak ifade edilir. bu da ayrı bir trajedidir, nevi şahsına münhasır bir tektipcilik alıp yürümüştür aslında!
örnek verelim, boş durmayalım: mesela bir suç işlenir, ucu devlete dokunuyordur. çıkılır münferit bir olgu denir. suç, bireysele indirgenir. kolaylaştırılır, unutturulmak istenir. halbuki suçun sosyo kültürel sosyolojik sebepleri olduğu iktisadi sebepleri de vardır. fakat münferit bir tarz kurtarıcı gömlek oluverir.
o değil de tarih konusunda çok güvenilir olduğu konusunda ortak fikir oluşan tarihçilerin bir çoğu bu ülkede maalesef resmi kıyafeti üzerinden çıkarmaz. bu da sorundur, sübjektiflik- objektiflik açısından. tarih, işine nasıl geliniyorsa o tarz tavır takınılan bir bilim değildir, fakat bizde çoğu zaman durum bu şekildedir! eğitim sistemi de buna sonsuz hizmet sunmaktadır mağdurlarını yaratarak.