kürtlerin türkiye de yaşayan insanlardan farkı

entry27 galeri
    25.
  1. --spoiler--
    *kürtlerin yeşil kart almaları kolaydır fakat tedavi olacak bi hastane yoktur.
    --spoiler--

    istanbul'da, türkiye'nin "metropol" olarak lanse edilen lüks binalar ile gecekonduların yanyana seyredilen şehrinde tedavi olabilecek bir hastane var mıdır dersin? kaldı ki yeşil kart bu noktada ilaç anlamında daha ciddi bir fayda sağlamaktadır. ve türkiye'deki yeşil kart sahibi olan kürt vatandaşlarım, güneydoğu bölgesinde mahpus değildir. bu açıdan baktığımızda da yeşil kart sahibi olabilmeleri dahi başlıbaşına bir imtiyaz olarak verilmektedir bu insanlara...

    elbette ki bunun da sebebi var. devlet, geçmiş dönemde bu insanlara karşı devlet adamlarının yemiş olduğu naneyi, şu anda bu tür imtiyazlarla örtmeye çalışmakta. bu da zamanla insanları tembelliğe ve açgözlülüğe alıştırmaktadır. kaldı ki sıkça duyduğum "hastayım, kalbim ağrıyor" repliği de elimde bir örnektir bu konuda. tabi ki tüm bunlar benim şahsi fikrim ve şahsi gözlemlerime dayanmaktadır. ne bir teorem, ne de bilimsel anlamda bir gerçekliktir. ancak; şimdiye kadar isviçreli bilimadamları dahil çürütebilen çıkmadı.

    --spoiler--
    *kürtlerin elektirikleri kaçmıştır. günün 10 saati kesik olur.
    --spoiler--

    gene istanbul'da yaşadığımı ve zaman zaman iş yerimden eve geldiğimde, sınırlı bir zaman dilimi içerisinde film izlemeye karar verip de elektrik kesintileri dolayısı ile bu sosyal aktitemi 1 hafta gerçekleştiremeyerek asosyal olduğumu belirtmek isterim. yani bu dangalaklık, bu kıtlık benim için de geçerli. ama bunun sonucunda kalkıp da ideolojik bir şekilde bana hiçbir getirisi olmayacak yöntemlere yönelmiyorsam bu da benim akliliğimin ve düşünebilme yeteneğimin sonucudur. kaldı ki elektrik kesintileri "genel" itibari ile belediyelere ve yerel yönetimlere bağlı aksaklıklardır ve bölgedeki yerel yönetimler, bölge halkının, demokrasiyi(!) sonuna kadar kullanarak tayin ettikleri meclislerden oluşmaktadır.

    kaldı ki gene kızıltepe günlüklerinden bu konudaki gözlemlerimi paylaşacak olursam:

    suriye'den kaçak geetirilen jeneratörler, ucuz fiyatlarıyla gayet yaygın kullanılmakta, gene bu jeneratörlere, tıkabasa doldurulan ucuz yakıt da suriye'den oldukça ekonomik bir şekilde temin edilmektedir. kaldı ki bunlar yaklaşık 8 yıl önce böyleydi... şimdi gelişen teknolojiyle, tanınan daha büyük imtiyazlarla ve ak parti tavizkarlığıyla(ya da babacanlık diyelim) beraber ne haldedir, yakın zamanda giden birileri varsa anlatsın da dinleyelim beraberce...

    (bkz: gidip görmek yetiyor görebilene)
    dipnot: görme, beyinde gerçekleşen bir olaydır(9. sınıf biyoloji dersi).

    edit: sonuç olarak yaşadıkları şartlar açısından hiçbir farkları yoktur. diyarbakır cezaevi işkenceleri konusunda da gene türkiye'nin heryerinde, hemen her vatandaşın içinde bulunacağı türden şeylerdir. bu konudaki tepki de sadece kürt vatandaşlarıma aitse bu noktada "birlik olmak" konusundaki tutarsızlığımız, ayıbımız söz konusu olsa gerektir.
    0 ...