bulaşık makinasıdır efendim benim için. mis gibi yemeğinizi yemişsiniz, o tatlı ağırlıkta çökmüş üstünüze. adımınızı atıyorsunuz içeri, mutfak tertemiz. "kirli tabakları makinaya koyayım da ortalık kirlenmesin, birikmesin bulaşıklar" diye saf ve temiz duygularla açarsınız kapağını. holy shit* o makina yine temiz tabaklar ve bardaklarla doludur. "şimdi kim boşaltıcak bu xxx* makinasını" diye söylenirsiniz. tabaklarda lavaboda kalır öylece.