cemaat örgütlenmesinin ne gibi bir suç kapsamına girdiği anlaşılamamıştır. bir kişi de cemaat örgütlenmesi şu kanun maddesine göre suçtur diyemez. ancak bizim gibi örgütlenmenin, fikirlerini açıkça söylemenin suç olduğu öğretilen bir toplumda böyle cahiller bolca bulunur. cemaat örgütlenmeleri de bir sivil toplum kuruluşudur. sendikalarda, çydd de, partilerde... şiddet içermeyen her türlü örgütlenme serbesttir. kanunlarımızın 309 ve 312 maddelerine bakarsanız sadece cebir ve şiddet kullanarak türkiye cumhuriyetini yıkmaya kalkmak suç. bu cemaat bu maddelerden soruşturuluyor. ismailağa cemaati gibi siyasetten bile uzak duran, durmaya çalışan bir cemaatin silah kullanmadığı halde hakkında soruşturma açılması akp'ye karşı darbeyi meşru kılmaya çalışmak değil de nedir? cemaatleri sevmeyebilirsiniz, ama akıl ve mantık lütfen. savcınız bu örgütlenmeyi akp yandaşı göstererek ergenekon'a hizmet etmeye çalıştı. derdi cebir ve şiddet kullandığını ispatlamak değil, bu tür yakınlıkları saptayıp akp'yi zora düşürmek. çydd derneği, atatürkçü düşünme derneği tipi örgütlenmelerin yerleri basılsa ve bunların hükümette tanıdıklarına telefon açmaları kayda alınsa siz ne düşünürdünüz?
akp'yi kapatmak veya darbeye zemin hazırlamak için ergenekoncu bir savcı erzincan'da bir diğeri yargıtay'da hazır bekliyor. oysa sivil toplum kuruluşları toplumun devlete karşı siyasi görüşlerini aktarmak için kullanılan örgütlenmelerdir. aihs 11. maddede bu örgütlenmelere engel olmak değil devlet eliyle desteklenmesi ifade edilir.
her şeyi geçelim örgütlenmelerin lafını dinlemek her siyasi partinin görevidir. toplumun hassasiyetlerine göre davranmak her hükümet veya siyasi partinin yapması gerekendir. bir siyasi parti her tip örgütlenmenin sesini dinlemek zorundadır. toplumun isteklerini bu şekilde anlar ve yürütme görevini bu şekilde yapar. ama chp veya mhp gibi toplumun isteklerini duymayan sağır partilere alışınca demokrasilerde örgütlenmeleri dinlemenin gereğini anlayamıyorsunuz. bir hükümet her türlü örgütlenmenin sözünü dinler ancak kendine yakın olanın isteklerini daha çok önemser ve ona göre oy alır. insanlar neye göre oy veriyor sanıyordunuz? toplumun isteklerini ne ölçüde yaptıklarına bakılıyor ve toplum ona göre oy veriyor. yumurta mı tavuktan tavuk mu yumurtadan çıkıyor meselesi. demokrasi budur işte. toplum temsilcilerinin isteklerini dinleyip en çok gerçekleştiren parti iktidara gelir. ben bildiğimi yaparım onlar da beğenirse oy verir, beğenmezse vermez diyenlerin aldığı oylar ortada. siyasi partilerin halkın içinden çıkması gerek, halkın isteklerine uygun davranması gerek, dışardan gelip benim yaptıklarımı sevsinler istemek boşuna... akp chp veya mhp gibi davranıp içinden geldiği örgütlenmelere sırtını çevirirse akp mi olur? siz adam olun, başka örgütlenmelerle ilişkisi var deyip bir partiyi suçlamadan önce her partinin örgütlenmelere değer vermesi gerektiğini öğrenip, örgütlenmelerin savunduklarını, isteklerini duyun. siz de oy alın. siz amerika'da olsanız ermeni cemaatlerle, yahudi cemaatlerle sadece görüşüyor, skıntılarını dikkate alıyor değil, üstüne para ilişkisi var deyip obama'nın partisini de kapattırmaya kalkarsınız.
