dersane zamanı bir kız vardı, çok hoşuma gitmişti. konuşamadım bir türlü, sonunda üniversitede gördüm bir sene sonra. arkadaşıyla birlikte çarşıya gidiyordu, arkadaşı yanından ayrıldıktan sonra koştum, yetiştim...
(arkadan omuza hafif bir dokunma oldu ve arkasını döndü)
-meraba nasılsın?
+yaaa, n'apıyorsun? çok korkuttun beni.
-kusura bakma, korkutmak istemezdim.
+önemli değil.
-beni hatırladın mı?
+evet, sen geçen sene yan sınıftaki eşit-ağırlıkçı çocuksun.
-hatırladığına sevindim.
(gülümseme...)
-seninle konuşmam gereken bir şey var da, istersen bir yerlere oturalım.
+hayır, gitmeliyim.
-ayak üstü konuşayım o zaman.
-biliyosun, geçen seneden beri sana karşı... şey işte...
+hayır, kesinlikle!
-dinle önce, sözümü kesme.
+dinlemiyorum. gitmeliyim, hoşça kal...
...