Bir kişiyi değerlendirmeden önce o kişinin yaşadığı dönemin olaylarını göz önünde bulundurmak gerekmektedir. Bahsedilen dönemde;
Parçalanma tehlikesi ile yüz yüze bir memleket, bir yandan rusya, bir yandan ingiliz diğer yandan fransız ve italyan devletlerinin salyalarını akıta akıta sömürgesi altına almak istediği vatan toprakları,bir yandan devamlı olarak köylere baskınlar düzenleyerek sivil halkı katleden rum, bulgar, ermeni çeteleri, devamlı olarak darbe ve suikast planları yapan ittihatçılar, Avrupa devletleri tarafından hristiyan halkların hakları gözetilmiyo diye her fırsatta ambargoya uğrayan Osmanlı devleti.
Böyle koşullarda bile kalkıp aydınlara baskı, halka baskı diye palavralar atmak bazı çevrelere kolay gelmekte maalesef. Haliç donanmasının çürümesi meselesi ile ilgili bu iddaanın doğruluk payı vardır. Fakat bahsedilen dönemde elde olan donanma sadece birkaç fırkateyn ve gemiden oluşan bir donanmaydı. Savaş gemilerinin büyük kısmı 93 harbi sırasında yok olmuş ve ağır hasar görmüştü. Donanmanın sürekli olarak bakıma alınması ve yenilenmesi gerekmektedir. Fakat Duyan-ı umumiye'ni 93 harbinde Rusya'ya ödenen savaş tazminatı sebebiyle böyle bir parası yoktur. O yüzdendir ki donanma gözden düşürülmüştür. Ama tamamiyle değil ilk türk denizaltısı abdülhamit döneminde yapılmıştır.
Abdülhamit öldüğünde yıl 1918'dir yani henüz işgal olmamıştır. Abdülhamit için ağlayan halkın ağlama sebebi abdülhamit döneminde yiyeceğin çok ucuz olması ve icraatleri sebebiyledir. Daha sonrakilerin başarısız politikalarını incelemek fırsatı daha olmamıştır halkın, çünkü daha 1.dünya savaşı bitmediğinden ortada başarısız diye nitelendirilecek bir politika oluşmamıştır. Ama bazı arkadaşlar tv programlarındaki tarihçilere itimat edip okuma zahmetinde bulunmadıklarından dolayı atıp tutmak kolay oluyor.
Abdülhamit'in sevilmesinin sebebini öğrenebilmek için o döneme ait koşulları ve politikalarını incelemek yeterlidir. Dünyadaki birçok tarihçinin gıpta ile baktığı liderleri kötülemekde bizim halkımıza mahsus bir özellik heralde.