fillerin, henüz stratejik savaş yöntemlerinin gelişmemiş olduğu dönemlerde bile birçok savaşta kullanılılabilmelerinin,
çok güçlü oldukları için fazla miktarda erzak taşıyabilmelerinin,
bütün iklim ve coğrafya şartlarına uyum sağlayabildikleri için uzun süren savaş seferlerinde dayanıklılık gösterebilmesinin,
dişlerinin hem araç de silah olarak kullanıldığını; kazma, kılıç ve askı haline getirilebilmesinin;
normal olarak bir günde 150 kga kadar ot, 100- 200 litre kadar da su tüketmelerinin ekolojik denge için önemine bakmak gerekir.
olay fil nasıl bir hayvandır ise,
kendi aralarında bir iletişim ağına sahip,
duygusal yaklaşımları oldukça gelişmiş,
insanlar gibi erkekler arasında savaşçı grupların bulunduğu,
anaerkil aile düzenine bağlı,
aradan yirmi yıl geçmesine rağmen bakıcılarını tanıyabilen yapıları incelenmelidir.
nesillerinin yavaş yavaş yok olduğu düşünüldüğünde, artık kendisini savaşlarda ve yük taşımada kullanmasına gerek kalmayan pragmatist toplumun marjinal üyelerinin filin gereksizliğini iddia etmeleri tabi ki olağandır. zira onların, küresel ısınma olmasın istiyorum ama penguenler de üşümesin istiyorum diyen aptal sarışınların sözlük izdüşümü olduğu aşikarken..