ahmet necdet sezer

entry1687 galeri
    63.
  1. anayasa mahkemesi başkanı iken yaptığı konuşmalarla şu anda yaptığı konuşmalar arasında fark olan cumhurbaşkanı'mızdır. öncelikle hukuk adamı olarak kendisine güveniyoruz ancak geçmişte özgürlükleri savunurken bugün kişisel hak ve özgürlüklerin sınırlanabileceğini söylemesi şık değil, üstelik meclis'in açılış konuşmasında. bununla birlikte kamusal alan adı altında türkiye'de çok tartışılan ve bana göre hiçbir temeli olmayan kaypak bir tanımı ortaya çıkardığı için de kendisine kızmıyor değilim, şimdi yök başkanı erdoğan tezic polisin olduğu yer kamusal alandır diyor, al başına sıkıntı. kendisinin dinsiz, ateist, vs. şeklinde nitelendirilmesi hoş değil, bu ülkenin yararına çalıştığına inanıyorum ancak halkı karşısına alarak, bu ülkeyi kuran insanları tehdit olarak görerek, üç-beş siyasetçi yüzünden büyük bir kesimi rencide ederek yanlış yaptığını düşünüyorum. son olarak dogma ve boş inanç şeklinde ucu açık bir ifade kullanan sayın cumhurbaşkanımız üstü kapalı olarak yarası olan gocunsun demiştir, yani bunun karşılığında bir hükümet görevlisi çıkıp bazıları haddini aşan laflar ediyor dese sonrasında ise biz yahu sen sayın sezer'i mi kastediyorsun desek yok canım diyecektir, o zaman ucu açık söz söylemek özellikle o mevkideki bir kişinin en son yapması gereken şeydir, herkes dogma ve boş inanç konusunda sezer'in kimleri hedef gösterdiğini anlayamayabilir, hele 70 milyona hitap ediyorsanız muhakak bir yanlış anlama olur. dogma ve boş inanç konusunda bazı yazılar:
    http://www.zaman.com.tr/?...rh=20060919&hn=350735
    http://www.zaman.com.tr/?...rh=20060919&hn=350735

    özellikle laik insan dini hayatının günlük yaşantısına etki etmesine izin vermeyen insandır sözü var ki sezer gibi bir kişinin söylediğine inanmak için bir kaç kez okumam gerekmiştir. din hafta sonları ya da geceleri yapılan yoga vs. değildir ki, aksine tüm yaşantımızı düzenler, yeme içme alışkanlığımızdan nefes alıp vermemize kadar, bu şartlarda sayın cumhurbaşkanımızın "tanımına" göre laik insan dinsiz insan oluyor ki bunun laiklikle alakası yoktur.

    eşi türbanlı olan milletvekillerini tespit edip eşsiz davetiye yollaması ise akıl dışıdır, bölücülüktür, bir insanın eşinin kapalı olup olmaması kimi ilgilendirir ki, irtica dediğiniz şey insanların inancı mıdır, asıl gericilik insanları inancına göre yargılamak değil midir, niyet okumaya mı başladık, cumhurbaşkanı'nın bu davranışı halk nazarında büyük tepki çekmiştir ki, kimsenin cumhurbaşkanının ramazanda oruç tutup tutmamasıyla ilgilendiği yoktur, eşi kapalı olanları ötekileştirirsen bu ülkede ciddi bir kesimi karşına almış olursun, hedef gösterirsin, devletin başı herkesi kucaklamalıdır, eğer bu ülkenin seçtiği insanları yine seçenlerin kısmı gibi giyindikleri için resmi toplantıya davet etmeme gibi bir sansür uygularsan bu aslında din üzerinden siyaset yapanlara değil doğrudan halka hakaret olarak algılanır.

    dürüst, efendi bir kişiye benziyor, ama yetmiyor, bu ülkenin binlerce yıllık değerlerini karşısına alarak laikliği savunuyorum demek hoş değil, laikliği esas isteyenler inancı yüzünden resmi toplantıya çağrılmaya layıp görülmeyenlerdir, halk bunu unutmaz, geçmiş dönemlerdeki sağcı partileri bir kalemde silip attığı gibi gerekirse recep tayyip erdoğanı da siler, cumhurbaşkanını da. hukuku bilmek değil uygulamak önemlidir.
    6 ...