--spoiler--
Kahvede arkadaşlarıyla malum muhabbetlerden sonra Samim eve kafası karışık bir halde gelir. Aceleyle sıdıka'nin yanına koşar.
Samim: sıdıka kız gel buraya sana bişi sorcam sıdıka:...? Samim: simdi bu g-noktası ne demek? sıdıka: ne diyosun sen abi ya? samim: ya sen simdi kızsın ya bilirsin. Kahvede arkadaşlar konuşuyodu, soramadım. ne bu g noktası? nerde oluyo şimdi bu? sıdıka: ya git, manyak. sorulmaz öyle şeyler kardeşe. babama söylersem yersin dayağı. samim: aman be, ispiyoncu kaltak. peki o zaman, sunu söyle: hipotenüs nerde? o da ayıp bisi mi? sıdıka: ne, hipotenüs mü? kafalamışlar olm seni. hipotenüs üçgende bulunur. samim: nassi yani? üçgen...hmmm... (eliyle üçgen işareti yapar) sıdıka: dik üçgende dik açının karşısındaki açıya denir hipotenüs samim: dik üçgen, dik açı, hmmm, (pis bir gülümseme ile)...yani simdi göster bakiim sen bana su üçgende, hipotenüsün yerini. yani şurası mi oluyor, üçgen falan ehi ehi... sıdıka: git ya, sapık manyak...o senin sandığın gibi bisi diil
aksam baba eve gelir, fasulyeden bir sebeple sıdıka'ya kızar. dövmeye baslar
samim: ya dur baba ya vurma, kızın hipotenüsüne gelcek!