kankişimin geçtiğimiz eylül ayının 23'ünde, doğum günümde yazdığı mektup.. kağıt bulamamış, anneannesinin evinde bulduğu 1970'lerden kalma bir kağıda şeyetmiş. akrostiş bile yapmış pezevenk. şlkjdfsşgjşlksdfgj.
sana bu satırları lostie edasıyla 30 yıl önceden yazıyorum.
anneannemin evinde günümüzün fotokopya kapıtlarından tek bir a4 bile bulunmadığından dedemden kalan, 70'ler kokan bir kağıt var şu an elimde.
neyse sadede gelelim, bilirsin severim seni. nur yüzlü bir dede gibisin benim için. akça pakça taşak suratını mıncırasım gelir görünce. kardeşimsin lan.. günümüz teknolojisinin basitliğine inesim gelmedi bugün. elden vermek istedim iyi niyetlerimi. msn, facebook ve cep telefonunu sokmadım bugün araya. eski dostluklar gibi, daha içten, daha özlem kokan, daha taşaklı olsun istedim belkide dostluğumuz. ve eski, aptal romantik adamlar gibi bir şiir yazdım sana. kurutulmuş bir gül de koymak isterdim amma.. bokunu çıkartmadım sadece.
haziran ayında yapışır ya hani etler birbirine sıcaktan
açmazsan bacaklarını iki yana, zor ayrılırlar taşaktan
nalet olsun! deme dur, sever bacak taşağı
bizde taşakla bacak gibiyiz, tek görünüyoruz uzaktan