bir başkan düşünün! takım onun zamanında başarıdan başarıya koşmuş, avrupa kupası bile almış. ancak yine aynı başkanı düşünün! oyuncuları her türlü fedakarlık yapmasına rağmen, kendisi kazanılan başarılardan sonra bile oyuncularla dalga geçmiş ve bunun sonucu olarak bir dahaki seçimde "gönderilmiştir!"
sonra başka bir başkan düşünün! 10 yıldır bu takımın büyük patronu olmasına rağmen, tek başarısının "sadece ve sadece" tek maçlık performanslar olduğu, 6 tane rakip takım şampiyonluğu gördüğü ve hiç türkiye kupası alamamış bir takımın başkanı! her rakip takım galibiyetinde gündem değiştiren, kendi takım taraftarları içinde adeta ilah olarak görülen, ama dışardan sadece ne idüğü belirsiz bir insan olan başkan! her rakip takım şampiyonluğunda istifa edicem diyen, ardından kendi kulübünün taraftar grubunu kendi lehinde yürüyüş yapması için organize eden** ve ancak kendi hazırladığı oyun sayesinde gündemi değiştirip güvenoyu aldığını zannedip aslında sadece kendini kandıran bir başkan!
sonra bir taraftar düşünün! birisi başarı getirmesine rağmen, kendi takım oyuncularıyla dalga geçtiği için o başkanı dışlayan!
sonra bir diğer taraftar düşünün! kulübü babasının malı gibi kullanan, ne kadar kendisini başarılı da gösterse ne kadar dünya starı da getirse, bu dünya starlarını elde tutamayıp kaçmalarına sebep olan, ve bugüne kadar avrupada dişe dokunur bir başarı kazanamamış, bunun sonuncunda da son başkanlık seçiminde "hedefini" -altını çizerek söylüyorum- "türkiye'de arka arkaya 3 sene şampiyonluk" olarak belirlemiş, ancak sorulduğunda ise "avrupada başarı sözü vermedi başkanımız" diyen bir ikinci başkana ve korkak bir başkana sahip olan bir takımın taraftarı!
dipnot: şimdi fenerli arkadaşlar bunun altına yazar da başlar özhan canaydın'dan! valla "genç"ler! siz önce kendi içinizdeki sorunları halledin, başkanınızın yaptıklarını görün ondan sonra bizim başkanlarımız hakkında yorum yapın! hadi bana eyvallah*