türkiye üzerinde yaşayan etnik gruplardan sadece biri. üzerinde konuşulması tehlikeli ve bir o kadar da elzem bir güruh aslında kürtler aman yanlış anlaşılmasın adamlara yukarıdan bakmak, hangi spermin daha asil olduğunu ortaya koymak gibi bir dert içinde değilim, beraber oturup içtiğim, yemek yediğim, oyun oynadığım, ülke kurtardığım, dans ettiğim kürt arkadaşlarıma kürt bile demiyorum ben haa bu onların türk olmaya zorlanmasından değil, onlarından bana farklı bir pencereden bakmayıp türk dememeleri gibi bir şey bu. ulus kavramının önem kazanıp koca imparatorlukların birer ikişer ulus-devletler haline geldiği tren kaçalı çok oldu bu bir gerçek, osmanlı nın son nefesinden, genç cumhuriyete oradan da bugünlere hep bir huzursuzluk arayışı, hep bir kaşınma içinde buluyoruz türk-kürt bileşkesinde kendimizi, bu ne bilmem kaç milyon kürt vatandaşın tamamını ne de türklerin tamamını bağlayan bir konu elbette, üstüne uzun uzun kitaplar kaleme alınıp uzun uzun anlatıldı durdu yıllarca her boyutuyla ama benim rahatsızlığım tüm bunların farkına vardıktan sonra başlıyor, eskiden terörist başı denen adama bugün sadece ismiyle hitap edilmesi bile bir koyar oldu, haberlerde sağda solda sürekli kürtçülük üzerinden oynanması, gündemin yarısını kürt etnik kökeni üzerinden siyaset yapıp utanmadan türk milliyetçiliğine kan kusanların doldurmasını çok manidar duruyor, hele her fırsatta biz ezildik biz büküldük biz sikildik artık hakkımızı arama zamanı diyen çığırtkanlara inanamıyor insan, bir de kendi sığ beyinlerince çıkarımlar yapıyorlar vay efendim evinde rahat rahat oturup türk komşusuyla iyi geçinen her türlü hakka sahip olduğunu ve bu ülkede türk- kürt eşitliğine inanan kürt, türkleştirilmiş kürtmüş ve bozulmuş, yaramaz adammış vay anam vay. kimse kusura bakmasın ama belli nüansların arkasına sığınıp ana hedeflerini gizlemeye çalışan bu çok zeki abi ve ablaların hedefi bugün sokağa çıktığımda bana --beni eziyorsun beni kendinden farklı görüyorsun, bakışı atan kürt kardeşimin gözünden okunmaya başlanmış durumda, bırakın artık bu ezildik, büküldük safsatalarını her devrimin her yeniden doğuşun sancılı sürecince acılar, fedakarlıklar vardır, sonrasında yapılan zulümler, baskılar hepsinin günahı boynumuza borç ama artık bir gerçek var ahmet türk ün o çok sevdiği realite kelimesi günümüzde gelinmek istenen türk-kürt çatışmasında bırakın hakikaten halkların kardeşliği olsun terörizm ve demokrasinin, barışın, birlikte var olmanın kardeş hale getirilmek istendiği bir realiteye kurban vermeyin benliğinizi.