biliyoruz, burası devlet kurumu değil. devlet kurumlarında bile tekelleşme var, babasının ahırı gibi ortamın diktatörü olmak var.
zall da buranın diktatörü. bizler sanki salak, köle ve buraya yazmakta mecburuz. kendisi bu osuruktan ortamdan, sırf sözlük yazarlarının
buraya yazdıklarıyla para kazanıyor.
bizler ne zaman değerimizi bildik? bir grev olur, 100 çalışanın 20 si grev yapar, 80 i de uzaktan seyreder. işte işveren o 80 kişiyi çok sever.
20 sini işte atar. burada enayi olan o 80 kişidir, 20 kişi koyun değil, hak arayan insandır.
sözlüğü bok götürdüğü zamanlarda yerinde ve zamanında müdahale edemeyen sözlük yönetimi ve yönetimden önce zall,
şimdi gün sonu hesabı yaparcasına güya birilerini silecekmiş. efendi zamanında niye silmiyorsun? birisi ideolojik olarak partilere oy verenlere
açıkça orospu çocuğu dedi. yani bu memleketteki milyonlarca insana. ne bok oldu? çaylak oldu. silemediniz bile. o kadar titrek elleriniz var.
o kuşbeyinli adi sana bu küfrü etseydi çaylak etmekle mi yetinecektin zall veya her kim ise çaylak yapan?
demek ki neymiş, evvela değerlendirme sorununuz varmış.
ek olarak, bu toplu silme olayı da akılla bağdaşmayacak bir uygulama. bir hata varsa ve yaptırımı da silmek ise nedir sadece o yazıyı silmekle yetinmek veya yazarı çaylak yapmak?
zall iyi bilsin ki, buradaki 8-10 bin yazar (aktif olan kim bilir 2000 den fazla değildir) bir anda başka bir sözlüğe geçerse (yukarıdaki grev konusu beyninizde çağrışsın) sap gibi ortada kalırsın. gidip 20 yazar satın alıp her birine de 50 hesap verirsin demi? hey gidi hey.
ağzından salyalar saçmayan sözlük yazarları(diğerlerini siktir ediyorum), kendilerinin sözlüğün varlığındaki yerlerini iyi anlamalılar. sözlük, sözlük yazarlarıyla var.
