atatürk, üslubunu ve ciddiyetini konuşmalarında her zaman korumuştur. ifadesinde en ufak bir korku belirtisi yoktur. o ülkesini şeyhlerden ve mandacılardan alırken titremedi kamera karşısında mı titriycek bre densiz. şimdi sana gelelim a dingil;
- sen ne yaptın da türkiye cumhuriyeti nin kurucusu atatürk e dil uzatıyorsun? amerika daha dün ortadoğuya girdiğinde bir bok yaptın mı ki, buradan tarihi yazan yüce insana ahkam kesiyorsun? göremedik seni abd ırağa, afganistana girdiğinde? bu mu senin müslüman kardeşliğin o zaman? gideydin gönüllü olarak.
- kamera rüzgardan titriyor diye atatürk'ü mü titriyor zannediyorsun sen? bütün imkansızlıklara rağmen bütün kuvvetleri evlerine pışpışlamış bir komutanı böyle ahlaksızca şekilde karalamak eline ne kazandıracak?
- o çok beğendiğin inzgiliz, abd li generallerin lafıdır bu aklında buluna. ''ben şimdiye kadar on beş hükümdar ve cumhurbaşkanı ile özel ve resmi konuşmalar yaptım. bu geceki kadar ezildiğimi hatırlamıyorum. mustafa kemal'de büyük bir ruh kudretinin esrarı var.''
sir charles townsend
ingiliz generali, 1922
- elinden şekeri alınmış çocuklar gibi ''ühüüü ben türk değilimmm'' diye ağlasaydı bu ülke zamanında bu kadar kazanım olmazdı. bari ölenlerin ruhuna saygı bre küstah.