işine gelen hadisleri kendine yontup işine gelmeyenleri kötüleyen çakma cemaatler tarafından kabul görmeyen ehl-i sünnet islamıdır.
nasıl olsa yahudisini de hıristiyanını da cennete sokan belli gruplar tarafından islam ibadetlerinin yeri ve önemi zaten bellidir.
kim olursa olsun allah'ın * dinini gavurun okullarında aldığı eğitimle çözüp bitirebileceğini sandığı zaman sahih hadisleri ve daha da ötesi bu tip 1400 yıllık islami gelenekleri, o son derece modern reformist kafalarıyla saçma bulabilme cür'etinde bulunabilmektedirler.
çeşitli amellerin her birisinin ne kadar sevap getireceği veya biribirileri ile kıyaslanmaları açısından hangisinin ne kadar yapılması diğerinin ne kadarına denk geldiği mübarek hadislerle bizlere kadar aktarılmış, her kişinin yaşadığı hayata göre en kolay yoldan en çok sevabı almasının yolu açılmıştır.
mehdi çıkacağı zaman sırtındaki beninin ne renk olacağına iman eden cemaatin hangi ibadetin ne kadar sevabı olduğu ile ilgili hadisleri inkar etmesi, bunun çok daha da ötesinde bu hadislerle bilip bilmeden alay etmesi hiç değilse talihsizlilktir.
"sarıkla kılınan iki rekât namaz, sarıksız olarak kılınan yetmiş rekattan daha hayırlıdır"
(bkz: deylemi taç c 1 s 169)
not: örnekler daha sayfalarca uzatılabilir. ama inanmayan birine de inanmaz binini de.
bu düşüncelerin asıl amacı müslümanları tarikatlerden uzaklaştırıp, modern, reformist, başkalarının islamını hem de ehl-i sünnet adı altında müslümanlara anlatma çabası, şeyhlik mertebesini diyanet hocası seviyesine indirmek islamı gerçekten de kravatlıların dini haline getirmektir.