bu dönemde depremleri alkolik askerlerin, hızlı tren kazalarını makinistlerin, sel felaketini eski belediyelerin yaptığını öğrendik. dumansız hava sahası diye çıkarak kendini yırtanların dağıttıkları kaçak kömürlerle ankaranın havasını nasıl da 80(!) öncesine dönüşü başarabildiklerini farkettik. yatağan, dilovası ve seydişehiri dumanlı hava sahası olarak ilan ettik. ilk bu dönemde bir başbakan bir bakanına kameralar önünde benim adıma sen konuşma deme zerafeetini göstermiştir. şirin babanın camii'ye gittiğini de ilk bu dönemde öğrendik. ne diyeyim aklıma gelenler bunlar.
