yılmaz vural

entry992 galeri
    191.
  1. son kale programına telefon ile bağlanmış ve içini dökmüş adamdır. ben severdim zaten kendisini, ama bu akşam yeri geldiğinde içindekileri kusmuş, yeri geldiğinde serhat ulueren, reha muhtar, ahmet çakar üçlüsüne gereken ayarı vermiş adamdır.

    genel olarak her programda söylediği sözleri tekrar etmiştir ama mesela modern dünyanın gladyatör savaşları futboıldur. bizde arenadaki gladyatörleriz....' demiştir. tabi sonra çok güzel örneklemiştir de. sonra kendi alman vatandaşlığına vurgu yapıp ordan örnekler verdikten sonra, ''bizler ünvanlarımızı mesai saatleri içinde bırakamıyoruz, adam ölünce mezar taşına profesör yazıyor, halbuki öbür tarafta ona faydası yok onun'' demiştir. bunun peşinden de ''bu ülke bana yetişemedi, hayat görüşü olarak gerimde kaldı'' demiştir. ki özellikle bu akşam dinledikten sonra ben kesinlikle kendisine hak verdim.

    teknik taktik yeterliliği, becerisi, bazen aşırıya kaçan tepkileri tartışılır bu adamın. ama türk futbolcusunu en iyi türk antrenör anlar sözünü sonuna kadar destekliyorum. yanlış hatırlamıyorsam oğuz sarvan bir kaç hafta önce türk futbolu kalite olarak yükselmedi, sadece yakalanan jenerasyonlar ve bazı yıldızlar sayesinde avrupa'da başarılı oldu demişti.

    oğuz sarvan'nın bu tespiti bence yılmaz hocayıda desteklemektedir. şöyle ki, futbolumzun kalitesi bence de yükselmemiştir. uefa kupasında, avrupa şampiyonalarında kazanılan başarılara baktığımız zaman genel olarak belli bir jenerasyonu görüyoruz. ve uefa kupasında fatih terim gibi gaz verme konusunda doktora sahibi bir hoca söz konusu. ben hatırlarım o dönem galatasaray maça kötü başlarsa, etrafımdaki herkes, 'hoca devre arasında ayarı verecek bunlara' derdi, gerçektende fatih hoca kızgın bir suratla soyunma odasına girer, aynı ifade ile çıkardı. takımda aşka gelirdi. mustafa hocayı ise ben mourinho'ya benzetiyorum biraz. basına verdiği demeçler ve yarattığı polemikler ile takımını çok güzel motive ediyor. şenol hoca için diyecek bir şeyim yok. çok sakin ve entellektüel bir adamdı. zaten karizması yok diye eleştirilmedi mi, tabi bu başarılarda altın jenerasyonun payını unutmamak lazım.
    son avrupa şampiyonasında ise yine kenarda fatih terim vardı. ve dikkat edelim o kamp döneminde o futbolculara ne yapıldıysa, bütün dünya ağzı açık izledi 120 dakika deli gibi koşmamızı, ve sonraki sezon o kadroda olan hiç bir oyuncu uzun süre kendine gelemedi....

    yani demek istediğim bizim başarılarmızda, teknik ve taktik kalitenin yanında, özverinin, gaza getirmenin, insanları bazı şeylere inanmanın çok büyük payı vardır. yine yılmaz hocanın deyimiyle, biz inandığımız bir adamın bir sözüyle kaç günde yalın ayakla afyondan izmire koşarak düşmanı denize dökmüş bir milletiz.

    konuyu çok dağıttım lafı da çok uzattım ama yılmaz hocanın demek istediğini özetleyen bir örnek de uefa kupası finalinde bülent korkmaz'ın son dakikaları çıkmış omuzla oynaması, maç sonunda sahada röportaj yapan spiker kolun nasıl dediğinde, kolunun çıktığını hatırlayıp, acı falan yok abi acı mı kalır demesidir.

    değinmek istediğim bir konuda hocanın çalıştığı takımlarda yaşadığı şanssızlıklar. antalya'nın başında iken ilk yarı sonunda takım ilk sekiz içindeydi, sonra özellikle son dakika golleri ile bu takım küme düştü. ayrıca yılmaz hoca takımın başına geldiğinde mali açığından iflas etmek üzereydi takım.

    bu sezon küme düşmenin en büyük adayı kasımpaşa ile oynadığı maçlarda, özellikle ankaragücü ve eskişehir maçlarında çok güzel top oynamış ve son dakika golleri ile berabere kalmış bu formun işaretini vermişti.

    son olarak hocanın tahmininden çok seveni var. ama hoca her yayına bağlanıp, beni anlamıyorsunuz diyerek, beni milli takıma getirmiyorlar, şans vermiyorlar diyerek biraz da antipati oluşturmaya başladı her ne kadar haklı olsa da.. bence bu yılmaz vural'a biraz zarar vermeye başladı. bunun yanında bence bu söylemler, çok iyi bir form çizen kasımpaşalı futbolcuları da olumsuz etkileyebilir. ve yılmaz hoca için bence şu günlerde olabilecek en güzel şeylerden birisi kasımpaşa'nın bu formu uzun vadeye yayabilmesidir. bunun da hocanın demeçlerinden etkilenmemesi için hoca biraz dikkat etmelidir.
    0 ...