her sahnesinde ayrı bir güzellik olan harikulade film.
nedir ayrıntılarda hayat bulmuştur. bu güzide film. bir ara yılmaz güney'i de görmüşüzdür.anlamışızdır cinselliğin bir açlık olarak bu toplumun her tabakasında mevcut olduğunu.kırsaldan gelen insanla kent yaşamının içindeki insanın özelliklerine bir nevi göz atmışızdır.kent insanının sorunları erteler halini görmüşüzdür bir paradoks olarak yalnızlık halet-i ruhiyesini... diğer tarafta daha paylaşımcı acıma duygusu körelmemiş yeri geldiğinde görgüsüz kırsal insanı. farenin atılışında iç acıtır o öldürme.gecenin bilmem kaçında anne aranılır parası sonra verilecek şekilde dişlerinin yaptırılması ifadelenir.yusuf'un mahmut'a malum şu fotoğraf çekme sahnesindeki baskısı mahmut'un çekmeyeceğim kaprisi gene malum sigara alıp almama diyalogu ve filmin son sahnesi hayli güzel karelerdir.
bir diğer ayrıntı sezen aksu 'yla ilgili bölümdür. yusuf'un sezen aksu kasedi var mı mahmut abi sorusundaki kendine güveni yarı elit mahmut'un asabimtrak yok deyişi.elit ya o aksu'dan haz al(a)maz. ortalama bir elit aksu dinleyemez.bunu uluorta söylerse karizmayı çizdirir.bu kısa bölümde elitist önyargılara da değinilmeden geçmemiş ha birde masa toplantısı vardı habire ucu cinselliğe giden.
iki insan birbirlerinin yanında ama bir o kadar da uzak. diyor ya düzağaç bakışların gittiğin yerden uzak yoksa gelirdim aynen öyle.
edit: filmin bir yerini pause tuşuna basarak durdurduk o anda da görkemli fotoğraf karesini elde ettik bu da cabası. herhangibir yerinde. kasmadım cidden.
10 üzerinden 9!