ilk önce dikkat edin, çektiğiniz acı gerçekten acı niteliği taşıyor mu diye. iyi süzgeçleyin, sizin aşk sandığınız şey; bir boşluk dönemide tuttuğunuz ince bir dal olmasın sakın? çektiğiniz acıya değmez yazık olur sonra...
sonra bir daha düşünün. hiç, buluşmaya giderken, sözleştiğiniz yere yaklaştığınızda heyecanlandığınızı ve gitgide dizlerinizin titrediğini hissettiniz mi? onun avucunda elleriniz ne kadar terledi, ilk sarıldığınızda beyniniz bulandımı, ''allahım bu an gerçek mi'' dediniz mi?
ilk kez yaklaşıp öpmek için, saniyeleri ya da saliseleri kovaladınız mı? ''işte şimdi deyip harekete geçtiğinizde, sıcak bir nehir aktımı dudaklarınızdan ta en derinize''
ve bir erkek heybetiyle ya da bir kadın asaletiyle soyunup daldınız mı o gözlerden içeri...
ümit burnundaki mucize misali,yanyana olupta birbirine karışmayan deniz suları gibi hissedebildiniz mi, kadınlığınızı ve erkekliğinizi, birbirine karıştırmadan.
hiç geçtimi aklınızdan, hayatınızdaki kirli coğrafyanın en temiz toprağına denk geldiğiniz? ve olası cesaretle, biten kurşuna aldırmadan süngüsüne sığınmış bir askerin, ufuk çizgisi kadar sonsuz cesaretini buldunuz mu kendinizde? önceki enkazların tuğlasını, harcını üzerinizden tek tek atarak hayat binanıza yeni bir temel attığınız anları onda bulabildiniz mi?
iyisindeyken sevdanızın çarkı, tüm çiçekleri, düşen son yaprağı, en sevimli oyuncakları, içinizdeki en aşık, en çocuk ve en cesur sevdalıya adamak istediniz mi hemde ölesiye?
''özlemek'' kelimesinin anlamı onun yokluğunda ''burnunuzun direğinin sızlaması'' kadar net bir anlam kazandımı yaşam lugatınızda? ve varlığıyla yeniden vücut buldum derken, yokluğuyla yıkıldımı bütün kainat, acı yüreğinizden beyninize sızdı mı? gözleriniz anlamsızca bakmaya, her otobüs durağının vedasında ve her yeni insana söylenen merhabada onun aradınız mı? teniniz birbirine değdiğinde patlayan volkanlar küle döndü mü?, içinize iliklerinize akan arzu selini, ölesi bir akbaba kuraklığında buldunuz mu hiç?...
ve dostlar hayatınızda bu sorulardan bir tanesini bile, bir kişi için de olsa kendinize sorduysanız, gerçekten aşka adanmış bir kupleniz olmuştur hayat şarkınızda...
varlığıyla şereflendiyseniz, yokluğuyla da yok olabilirsiniz artık...