john carew, john carew i love you john carew!!
ah be ah.
az kişi vardır arkasından derin derin iç çektiğimiz, bugün burada, işte şimdi yanımızda olsa, siyah beyaz çubukluyu giyse dediğimiz.
bunlardan biri de carewdir, john carew...
valerenga maçıyla tanıttı aslında o kendini bizlere, karanlık anıların adamıydı.
ama aydınlattı sonra bizleri yıllar sonra yine istanbul'da.
severdik hemde çok severdik.
gollerden sonra tribüne koşar sevinci bizle yaşar, coşkuya ortak olurduk.
hele fenerbahçe' defansını ipe dizerek attığı gol, kadıköy'deki 4-3'lük film gibi maçın adamlarından olması, attığı muhteşem penaltılar asla da unutulmaz.
beklentiler fazlaydı, beklentilerin altında kaldı denildi.
ama biz beşiktaş taraftarı olarak zaten beklediğimizdi.
sahaya yüreğini koyan, terinin son damlasına kadar mücadele edenlerdendi.
gönül ister ki fabian ernst, matteo ferrari, filip holosko gibi yürekten oynayan adamların yanına bir de o ortak olsun.
ama genelde gönlün istediğini mantıkçılar pek de kabul etmez.
bugün yine ismi anılıyor, muhtelemen birileri yine boşu kovalıyor.
hani belki bir umut desek bile olmayacaktır büyük ihtimalle.
olsun be,
çıplak gözle izledik bir sezon, tribünden adını haykırdık, gollerine coştuk.
hem tarihe hemde kalbimize attı imzasını, bir daha hiç gelmesede.
ne farkeder ki?
o zaman inadına,
23 numaralı formasıylaaaaaaaaaaaaaaaaaaa...